Hayalleriniz...!

Aranızda egoist olan varlığımı bilmeyen kaldı mı bilmiyorum ama sizden ricam bilenler bilmeyenlere bahsetmesin.Ruhumu kontrolü altında tutan çocuğun kontrolüne dahil olan ben, merak ediyorum...
Diğer insanlar yani bu yazıyı okuma zahmetine giren sizlerin nasıl veya ne tür hayallere sahip olduğunu öğrenmek istiyorum.
Şimdi benimle tanışma şerefine nail olan bir takım insanlar ''yine saçmalıklar denizinde akıntıya kapılmış gidiyor bu'' diyebilir. Aslında bu isteğimi duyuru değilde blog kısmına yazmamın sebebi, içimdeki vahşi ghostun ''manga çevirip editleyerek seni mutlu eden insanlar ile dalga geçme'' şeklindeki kükremesiydi. Bir gün onuda serbest bırakacağım ama zamanı gelmedi merakla beklemeye devam edin...
ve sizlere gelelim şimdi,
(arkadaşlar diye hitap etmek istesemde sanmıyorum insanların gerçek ben'i tanıdıktan sonra benimle arkadaş olmak isteyeceklerini)
Bayanlar ve Beyler
Sizden istediğim o diğer insanlar ile paylaşmaktan hoşlanmadığınız hayallerinizi benimle paylaşmanız...
ve kıymetli olan hayallerinizi sizden isteyerek haddimi aşmam karşılığında size bu egoist varlığın hayallerini anlatacağım.
Lütfen oturduğunuz yerde beni okumaya devam edin.!!!
Hayaller denizinde bana ait olan teknem ve olta setimi kullanmak yerine çıplak ellerimle yakalamak istediğim balığa bırak dokunmayı onu yakalama girişiminde bile bulunmadım.
Ve o balığın büyüklüğünü kendi gözlerimle istesem bile idrak edemeyeceğim düşüncesi zihnimi ele geçirmiş durumda, bahsi geçen balık öyle bir dünyaya kapı açıyor ki, insanların içinde yaşamadığı bir dünya...
Sadece ruhların var olabileceği bir yer. Kelimelere sığdıramadığımız o duyguları doğrudan yansıtabileceğimiz bir dünya...
Ve ben o dünyanın varlığına inansam da insan bedenim ile oraya giremeyeceğimin farkındayım. ayrıca bir şeyinde farkına vardım bu etten bedenim o dünyayı bulabilmemem sürekli karşı çıkıyor. Ölmek istiyorum, o hayalime kavuşabilmek için ancak tanrının karşısına gururla çıkabilecek kadar yürekli biri değilim.
Belki kader denilen ortağım hayat denilen bu düşmana karşı olan o muhteşem ve zelil savaşımda benimle olan ortaklığına son verdiği zaman o dünyayı görmek için bir şansım olabilir.
Siz şuan da beni sorguluyor olabilirsiniz, bu yüzden bir açıklama ekliyorum. Bu dünyada maddesel bir hayale benim için yer yok... Ben istemiyorum, sonsuza kadar benim olamayacak kadar kıymetli olan bu dünyada maddesel bir hayal kurmayı. Kaldı ki istesem bile bu dünyaya sahip çıkabileceğimden emin değilim. Benden önce, benden daha kuvvetli, nice asker, nice komutan, nice yüce kralların başaramadığını bu egoist benliğimle başarabileceğim aklıma pek yatmıyor.
ve basit bir hayal de kirli irademin kuramayacağı kadar çok masum geliyor.
Alay etmek gibi algılanmasın, yanlış anlaşılmak istemem.
Güzel bir iş, güzel bir eş ve güzel bir hayat ağacının altında çocuklar denilen bitkilere bakmak... ahaha :D
size sorarım bunun neresinde eğlence var?
neresinde acı var?
neresinde zorluk var?
Karşımda savaştığım hayat denilen bu varlık o kadar masum değil...
Böyle bir hayal bencil olsamda benim kurabil