Bu blog yazımda 70’li yılların en güzel yüzünden bahsedeceğim. Eğer ki Bara no Versailles,Orpheus no Mado gibi mangaları okuduysanız. Ona benzeyen karakter yüzleriyle karşılaşmışsınız demektir. Peki bu şahıs kimdir? Merak ediyorsanız hemen google amcaya sorun. Arama motoruna adını yazar yazmaz gençlik fotoğraflarıyla karşılaşacaksınız ve bir daha dünyaya gelmesi mümkün olmayan bir güzellik göreceksiniz. O zaman ne Leonardo DiCaprio vardı dünyada ne de Brad Pitt. Doğal güzelliği olan bu melek zamanın en yakışıklı yüzü seçildi. Öyle ki o zamanlarda yaşasam ve onunla bizzat karşılaşsam kıyamet günü geldi çattı,Allah yardımcımız olsun derdim. Her neyse. Bu güzel yüzün ardında, trajik bir hikayesi var. Asıl anlatmak istediğim kısım burada başlıyor
Björn evlilik dışı doğmuş bir çocuk. Babasını hiç tanımamış. Annesi de o küçükken intihar etmiş. Oyunculuk kariyerine 15 yaşında başlamış. İlk projesi Swedish Love Story adındaki 1970 yapımı film. Fakat onu şöhrete kavuşturan asıl film Venedik’te Ölüm. Filmdeki Tadzio karakteri seçmelerine büyükannesinin ısrarı üzerine katılmış ve Tadzio rolüne seçilmiş. Filmin yönetmeni Luchino Visconti eşcinsel sapığın tekiydi. Björn’ü sette iç çamaşırlarına kadar soyunmaya zorlamış. Hayatının en korkunç dönüm noktasını da, Visconti onu gay bara götürdüğünde yaşamış. Demem o ki vezirken rezil edilmiş bir çocuk. Altın değerindeyken, çamura bulanmış. Bazen maskot olarak kullanılmış. Kısaca ortalık malı haline getirilmiş. Bu da onu istismar edilmeye müsait duruma sokmuş. Üstüne üstlük yıllarca Visconti’nin tacizlerine maruz kalmış. Haliyle depresyondan depresyona sürüklenmiş. Madde bağımlısı olmuş. Onun dışında Japonya’da birçok projeye katılıp, dönemin manga ve anime karakterlerine ilham kaynağı olmuş. Bara no Versailles’dan Lady Oscar’ın, Orpheus no Mado’dan Julius’un onunla bariz benzerliğini görmemeniz neredeyse imkansız.
34 yaşında oyunculuğu bıraktı. Oyunculuğu bıraktığı gibi kendini de özgür bıraktığına inanıyorum. Evlenmiş. 2 çocuğu olmuş. Bir kız bir erkek. Oğlunun kazara ölümüne sebep olduğunu duydum. Kesin bilgi olmayabilir
Björn bugün 67 yaşında. Torun torba sahibi, saçı sakalı ağarmış bir adam. Son halini görseniz tanınmayacak hale gelmiş. Geçen sene Dünyanın En Güzel Çocuğu ismiyle onun adına yapılmış belgeselde bir röportajında “Bana o zaman dünyanın en güzel çocuğu etiketini yapıştırmaları, beni ömür boyu lanetledi” demişti. Adam bugün kendini bile tanımıyor, kim olduğundan bihaber. Harcanmış bir yetenek, zorla aşındırılmış bir elmas gibi…hikayesini duyunca gerçekten inanılmaz derecede üzüldüm. Erkek veya kadın, varsın dünyanın en kötü insanı olsun (Björn için demiyorum)…kimse istismar edilmeyi hak etmez. Kimse cinsel tacize uğramayı ne sebeple olursa olsun hak etmez.
Yeri gelmişken Venedik’te Ölüm filminin konusundan da bahsedeyim. Bir kere aynı isimli kitaptan uyarlama. Bir sanatçı, stresli hayatından kurtulup tatil yapmak için Venedik’e geliyor. Ne tesadüf ki kafasında oluşturduğu güzellik idealine tıpa tıp uyan Tadzio ile karşılaşıyor. Zamanla çocuğa takıntılı hale geliyor. Otelde çocuk nerede bulunsa öküz gibi ona bakıyor. Yemek yese yemek salonunda,sahilde gezse sahilde, sokakta olsa sokakta. Takipçi sapık gibi Tadzio nereye giderse o da orada bitiyor. Uzaktan öküzün trene baktığı gibi bakmaya devam ediyor. Annesi akrabaları yanındayken üstelik…düşünün size birisi bu şekilde ardı arkası kesilmeksizin bakıp dursa, nereye gitseniz orada bitse bu size rahatsızlık vermez mi? Sadece siz de değil, erkek veya kız kardeşiniz de olabilir. Kimse üzerinde taciz edici çirkin bakışlar istemez
Filmde herhangi bir sapıklık bulunmamakta. Sapık sanatçının öküz gibi bakması dışında tabi…Filmi tavsiye ederim. Fakat ağır işliyor, zaman zaman sıkılabilirsiniz. Yine de Björn Andresen için izlemeye değer.
Resmen aşık oldum. Gözlerimi kapatsam gözümün önünden gitmez oldu. Aklım fikrim onunla dolu. En güzel haliyle hatırlıyorum onu. Tiktokta editlerini toplamaya başladım. Hatta kendim de yaptım. Ne izlemeden durabildim ne de edit yapmadan, fotoğraflarına bakmadan…
Önizleme:
Önizleme:
Yükleniyor...
Günümüzde Bile Devam Eden Patalliro Hakkında |
Yaşlandığımızın Kanıtı |
En Sevdiğiniz Korku Mangakası Kim? |
Bozkurt İşareti Yapan Cosplayerlar |
Koleksiyonunuzda Japonca Manga Var Mı? |
Blue Lock sevenler? |
Dönemin Shounen Ai Mangalarına İlham Olan Film |
Sleepers Filmini İzlediniz mi? Bir De Mangaya / Animeye Uyarlansaydı? |
Okuduğunuz Mangalarda Kendinizden Parçalar Buluyor Musunuz? |
Eski Shounen-Ai’leri seviyor musunuz? |