Saito Chiho sevdiğim bir mangaka ancak Aru Hi Knight Ni Attanara ve de onun devamı olan Saratte Watashi no Knight gördüğüm en boktan aşk hikayelerini içeren antolojilerdi. Bir de buna antoloji olmayan sapıkça bir aşk hikayesi Honoka ni Purple’ı da eklemek lazım
(Okumak isteyenlere spoiler olacak ona göre okuyun ya da okumayın)
Aru Hi Knight ni Attanara’nın son 2 bölümündeki hikayeler güzeldi. Diğerleri tamamen çer çöp, Arap prensine aşık olan aptal bir asansör kızı. Prensin babası ve annesinin toxic ilişkisini dahi romantize edebilecek kadar sığ görüşlü. Biri de 17 yaşında evlenmeye kalkan,üstelik bundan önce bir başkasıyla yatmış buna rağmen masum ayağı yapan bir başka zeka özürlü...Honoka ni Purple’da aşk yaşayan üvey kardeşler. Saratte Watashi no Knight’ın son 2 bölümünde de kendinden 6 yaş büyük bir adamla evlenmiş 18 yaşında genç bir gelin hanım var. Üniversite kampüsünde yakışıklı çocuk görünce hemen yüzüğünü çıkarıverdi.
Bunlar 40 sene önce yayınlanmış hikayeler ve aptal kadınları -daha çok genç kızları- kandırıp hayal satmak üzerine. Romantizm kısmı Harlequin romanlarından bile yavan olan bu hikayeler onlara romantik mi geliyor gerçekten? Üstelik yetişkin kadınlar için (josei) değil, genç kızlar için (shoujo) çizilmiş. Gerçek dışı beklentilere girecekler sonra. Kusura bakmasınlar da gerçek hayatta öyle shoujo mangalarındaki gibi ilişkiler yok. Buna inanıp da gerçek dünyadan kopanların sonu hüsran.
Belki bu hikayeler kadının kendi fikri olmayabilir bile...sırf yayınlanması için ona içerik konusunda baskı yapmış da olabilirler. Bilemeyeceğim tabi...o da cebine para girsin diye değeri çer çöp hikayeler çizmiş.
Benim düşüncem bu yönde. Siz ne düşünüyorsunuz? Yorumlarda paylaşabilirsiniz