Naruto, her zamanki gibi ramen yemek için Ichiraku'ya adeta uçarak gitti.

"Kakashi Sensei! Kakashi Sensei!"

Kakashi'nin Naruto'yla görüşme gibi bir isteği yoktu. Kendini az önce aldığı kitaba kaptırmış gibi davrandı. En sevdiği seri olan Icha Icha serisinin en sürükleyici bölümü olan üçüncü bölümü, "Kapa Çeneni ve Beni İzle"yi okuyordu. Ve Naruto'nun diğerlerini rahatsız edip etmeyeceği hakkında hiçbir fikri yoktu.

"Kakashi Sensei! Asırlardır sana sesleniyorum anlarsın ya, henüz sağır olacak kadar yaşlı değilsin."

"Hm? Ah, Naruto." dedi Kakashi iç çekerek. Kitaba dalmışım, fark edemedim. Oh! Protez kolun tamam mı?"

"Evet, sanırım hala alışamadım." dedi sağ elinde tuttuğu yemek çubuklarını beceriksizce açıp kapatarak." "Ama şikayet de edemem."

"Sanırım edemezsin."

"Her neyse Kakashi Sensei, hala göreve başlama törenini yapmadınız mı?"

"Ne?" Görüyor musun? Yine başlıyoruz. "Hmm, aslında böyle şeylerde pek de iyi olduğum söylenemez."

Son zamanlarda nereye giderse gitsin biri ona bu soruyu mutlaka soruyordu. Kakashi bundan biraz rahatsız oluyordu.

Gerçekten Hokage olmaya karar vermişti ama kişisel olarak Hokageliğe uygun olduğunu düşünmüyordu. Göreve başlama töreni yapılmış olsaydı, gerçekten de geri dönüşü olmazdı. Hatta zaman zaman Dördüncü Shinobi Dünya Savaşı da sona erdiğinden yeni Hokage seçmek için bu kadar acele etmeye gerek olmadığını bile düşünüyordu.

"Hokage Kayası'nı tamamladılar bile, anlarsın ya." dedi Naruto, yeni protez kolunu kullanıp laf arasında ramenini yemeye başladı.

"Demek istediğim, herkes biraz endişeli, kimin Hokage olacağını belirleyemezsek, diğer köyler üzerinde söz sahibi olamayız. Zaten tören de bunun için, değil mi?"

"Tsunade Hanımefendi'nin sağlığı hala yerinde, bu yüzden gerçekten..."

"Kocakarı Tsunade'nin işi çoktan bitti." Naruto boyundan büyük laflar etmeye başladı. "Savaşta ölümün kıyısından döndüğü günden beri kendini işine vermiyor."

"...Vermiyor mu?"

"Gün ortasında aniden içmeye başlıyor, aniden ortadan kayboluyor ve yokluğunu fark ettiğimizde onu bir kumarhanede kavgaya tutuşmuş halde buluyoruz. Belki de savaşta gerçekten yaşlandığını hissetmiştir." dedi Naruto içten içe gülerek. "Yani demek istediğim gideceksen daha iyi bir yere git, değil mi?"

Fakat Kakashi öğrencisiyle birlikte gülecek durumda değildi.

Naruto'nun arkasında kana susamış bir gazap dalgasının geldiğini hissetmişti.

"Ama anlarsın ya, Kocakarı Tsunade yaşlanıyor. Emekli olmak istemesi ve kalan yıllarının tadını çıkartmak istemesi mantıklı."

"Uh, umm, öyle mi?" Naruto'nun omzunun üzerinde pusuda yatan gazap dalgası, Kakashi'yi endişelendirdi. "Bence Tsunade Hanımefendi hala çok genç, evet, kesinlikle böyle düşünüyorum!"

"Nasıl ya?! Uzaktan fark edememiş olabilirsin ama yakından bakıldığında yüzündeki küçük kırışıklıkları görebilirsin."

"Aah!" Yalvarırım kapa çeneni "Sen! Böyle şeyleri yüksek sesle söyleme."

Naruto'nun ağzından her çıkan kelime, gazap dalgasının şiddetini daha da arttırdı.

"Neden bu kadar üzülüyorsun ki Kakashi Sensei?" Arkasındaki parlayan bir çift gözü takmadı. "Bunu yüksek sesle söylemeyeceğim ama son zamanlarda daha fazla sinirlenmeye başladı ve eşyalarını her yerde unutmaya başladı."

Naruto'nun işi bitmişti.

Kakashi Tsunade'nin sıktığı yumruğunu Naruto'nun kafasına geçirmesini görmemek için gözlerini kapasa da sesleri duyuyordu.

"Eşyalarını ortalıkta unutmaya başlayan kim?" Tsunade'nin sinirli sesi adeta bir aslan kükremesini andırıyordu.

"Sinirliyim çünkü beni her zaman çileden çıkartıyorsun!"

Naruto, gözlerini kapayarak kafasında kocaman bir yumruyla yere kapandı.

"Kakashi!"

"Emredin hanımım!" Tsunade ona öfkeyle bakarken Kakashi'nin sesi gittikçe azalmaya başladı. "Ben sadece hala çok genç olduğunuzu söylüyordum Tsunade H-"

"Hala göreve başlayacağın güne karar vermedin mi?"

Kakashi gözlerini kaçırdı.

"Tereddüt etmeni çok iyi anlıyorum." Tsunade'nin yüzü yumuşadı. "Ben de tereddüt ediyordum."

"Siz de mi...?"

"Hokage olduktan sonra kendi kurallarına göre yaşayamıyorsun." Çenesiyle Naruto'yu işaret etti. "Bu salakla da daha fazla zaman geçiremeyeceksin artık."

Kakashi sessizce dinlemeye devam etti.

"Altıncı olmaya uygun tek kişi sensin" dedi Tsunade. "Naruto gerçekten güçlendi ama gördüğün gibi hala Hokage olmaya uygun değil. Ve Beş Kage Zirvesi sırasında Hokage olmakta kararlıydın değil mi?"

"O zamanlar gözümde sharingan vardı. Ama sharinganı kaybetmek demek Yıldırım Kesicimi de kaybetmek demek. Yıldırım Kesici'yi kusursuzca yapabiliyordum çünkü sharingan bana güçlü bir görüş veriyordu. Ve Hokage olursam böyle bir jutsu ile Konoha'yı bir şekilde koruyabileceğimi düşündüm."

"Kakashi..."

"Üzgünüm, Tsunade Hanımefendi. Lütfen bu konuyu görüşmek için sizin döneminizin bitmesini bekleyin."

"Altıncı sen olmalısın Kakashi." Obito'nun sesi Kakashi'nin kulaklarında yankılandı. Obito bana sharinganını vermişti, ne için tereddüt ediyorum ki? Kakashi kendine sitem etti. Sharingan başından beri vadesi dolacak bir krediydi, değil mi? Aah sharingana çok güvendim.

"Tobishachimaru'yu koruyacaksın" dedi Tsunade konuyu değiştirerek.

"Koruyacak başka kişiler yok mu?

"Neredeyse kimse yok. Bu yıl, Hozuki Kalesi'nde sıra bizde, bu yüzden Guy Takımı ve Shikamaru'nun Onuncu Takım'ı oraya gidiyor.

"Hozuki Kalesi... Keşke yakın zamanda yeni kale ustasının kim olacağına karar verseler."

"Mui gibi bir usta bulmak o kadar da kolay olmayacak."

Birkaç yıl önce Konohagakure ve Kumogakure tarafından yapılan ustaca bir operasyon sırasında Hozuki Kalesi yıkılmıştı. Kale yeniden yapılsa da, mahkumları Kutsal Hapis Tekniği ile kontrol eden kale ustası Mui hayatını kaybetmişti. O zamandan beri Konoha, Suna, Iwa, Kumo ve Kiri, sırayla kaleye göz kulak olmaları için bekçiler görevlendiriyorlardı.

"Naruto'nun burada, köyü korumak için kalması gerek, bundan dolayı yanıma bir jonin ekibi almalıyım, yine de bu sadece tören güvenliğini sağlama görevi olduğundan herhangi bir sorun çıkmamalı. Gemi havaya ulaştığında benim görevim biter."

"Guy seninle gelmesine izin vermeni istedi, o bacakla böyle bir iş için görevli olmak istemesi şaşırtıcı doğrusu."

"Guy sadece uçan bir gemi görmek istiyor" dedi Kakashi. "Tekerlekli sandalyesi ile Dalgalar Ülkesi'ne gidebilir.

"Uçan bir gemi... Gerçekten inanılmaz. Şu anda Tobishachimaru'nun varlığı diğer ülkelerden saklanıyor ama...

"Yakında öğrenecekler. Öğrendilerinde tüm ülkeler gizli köylerine Tobishachimaru'nun havadan hafif olan teknolojisini Dalgalar Ülkesi'nden çalmalarını isteyecekler."
Başka bir deyişle. dedi Kakashi içinden. Shinobiler bir kez daha birbirlerini kandırıp öldürmeye başlayacaklar.