1 hafta göz açıp kapayıncaya kadar geçti. Bu süre boyunca Rhoslyn, Ethan’ı hiç görmedi.
‘’ Her şey hazır düşes. Araba sizi bekliyor.’’
‘’ Bunu Lindsay düşesine ulaşmasını sağla.’’ Elindeki zarfı Kahya’ya uzatıp, cevap beklemeden odadan çıktı.
Merdivenleri inerken dışarda dizilmiş hizmetçileri gördü. Aralarından hangisini seçeceğine karar vermemişti ama bunun bir önemi yoktu. Ethan onun için birini hazırlamış olmalıydı. Bir an için ‘’belki de kişisel hizmetçimi getirmeliydim ’’ diye düşündü. Belki bu sayede bazı şeyleri daha kolay aşabilirdi.
Fakat geçmişi düşünmenin bir önemi yoktu artık , şu ana odaklanmalı ve ziyafetin bitmesini beklemeliydi.
Arabaya yaklaştığında onu bekleyen Ethan’ı gördü. Siyah bir takım giymişti ve her zamanki gibi kusursuz görünüyordu. Uzatılan eli nazikçe kabul edip arabaya bindi. Ardından Ethan askerlere bir şeyler söyleyip, Rhoslyn’in karşısına yerleşti.
***
Yolculuk boyunca birebirleriyle çok fazla kelime alışverişi yapmadılar. Ethan genelde elindeki belgelerle ilgilenirken , Rhoslyn kimi zaman dışarıyı izledi kimi zamanda yanına aldığı - başkentle alakalı - haberlere göz attı.
Ziyafet 4 gün sürecekti. Bu süreçte avlanma yarışması, çay partileri ve ilgilenen aristokratlar için müzayedeler gerçekleştirileceği davetiyede belirtilmişti. Ve en önemlisi Veliaht prensin komşu ülkenin prensesi olan Prenses Veronica ile nişanlanması için yapılacak olan baloyla birlikte bu kısa süreli seyahat çift için son bulacaktı.
Rhoslyn ziyafetin yapılacağı saraya yaklaştıklarını fark edince elindeki kağıtları sıkıca kavradı. Görmek istemeyeceği birçok insanı görecek olmanın vermiş olduğu gerginlikle derin bir nefes alıp , gözlerini bir saniyede olsa Ethan’a çevirdi.
Ethan ellerini kavuşturmuş , onu izliyordu. Gözlerinde anlamlandıramadığı bir duygu vardı. Rhoslyn gözlerini kaçırmak yerine ona bakmaya devam etti.
‘’ Gergin görünüyorsun.’’ Sessizliği bozan Ethan oldu.
‘’ Böyle toplantılara katılmayalı uzun zaman oldu.’’ Ethan bir süre daha Rhoslyn’e baktıktan sonra konuşmaya devam etmek yerine bakışlarını pencereye çevirdi.
Rhoslyn bunun ne anlama geldiğini elbette biliyordu. Birlikte geçirdikleri 8 yılda , onun hakkındaki her şeye dikkat etmişti. Ne zaman hoşlanmadığı bir cevapla karşılaşsa sessizleşirdi. Tıpkı şimdiki gibi.
Önceleri bu gibi durumlarda Rhoslyn endişelenip , elinden gelenin en iyisini yapmaya çalışırdı ama şimdi bunun bir işe yaramayacağını iyi biliyordu.
Onun için mücadele etmek, Ethan’ı kendinden daha da uzaklaştırdığını fark etmişti. Ethan, onu istemiyordu. Ona ait olan hiçbir şeyle ilgilenmiyordu.
Rhoslyn bu kanıya vardıktan sonra her şeyi akışına bırakarak yaşamaya çalışıyordu.
Düşünmeden, görmeden , hissetmeden…
*** Selam! Uzun bir süre ara vermek durumunda kalmıştım ama bundan sonra düzenli bir şekilde bölüm atmayı planlıyorum. Okuyacaklara şimdiden keyifli okumalar !
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.
