Yukarı Çık




513   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   515 


           
Sonsuz gri sisin üstündeki görkemli saray her zamanki kadar sessizdi.

Gözlerinin önündeki sis perdesi yavaş yavaş dağılırken, Emlyn White karşısındaki Bayan Adalet’in bronz masanın başına doğru baktığını fark etti, kızın sesi oldukça neşeliydi, “İyi günler, Bay Aptal....“

Audrey herkesi tek tek selamladı.

Sıralamayı oturma düzenine göre değil, tarot kartlarının sırasına göre yapıyordu - Aptal tüm olasılıkları içeren başlangıç, Dünya ise mükemmel süblimasyonu temsil eden sondu.

Bu düzenleme Bayan Adalet’in obsesif kompülsif bozukluğa sahip olabileceğini gösteren bir detaydı aslında. Tarot Kulübü üyelerinin sayısının artmasıyla daha da belirgin hale gelmişti.

Gerçekten de hayat kaygısı olmayan bir kız... Emlyn düşüncelerini kendisine saklayarak, nazik bir şekilde cevap verdi.

Bu süre zarfında gözü Güneş’e takılmıştı. Bir yandan da Baran Waymandy’nin evinde Sanguine tarihini detaylı bir şekilde öğrendiği son birkaç günü düşünüyordu.

Bilmediğim pek çok detay var. Profesyonel araştırmacılarla amatör meraklılar arasındaki fark bu işte... Ancak bu haftadan itibaren ben de profesyonel bir araştırmacı olacağım... Baron Waymandy hiç Gümüş Şehir’le alakalı bir şeyden bahsetmedi, bu yüzden doğrudan sormam tuhaf olur. Sanguine ırkının pek çok sırlar taşıyan gizli mesihi olarak bu tür şeylerde dikkatli olmam gerekiyor... Günün yarısında derslere devam edip kalan yarısında katedrale gittikten sonra akşam da oyuncak bebeklerimle oynarım, gayet güzel bir hayat gibi görünüyor... Emlyn belli belirsiz başını salladı.

Ancak o anda, çok önemli bir soruyu fark edip kaşlarını çattı.









Neden hala her gün Hasat Kilisesi’ne gidiyorum.

Evet, soylu bir Sanguine olarak başlattığım şeylere bir son vermem gerekiyor. Son zamanlarda bir sürü hasta var. Ah, şanının yayılması hiç de iyi bir şey değil... Bu düşüncelerle Emlyn’in yüzündeki ifade biraz daha yumuşamıştı.

Bu sırada Bayan Adalet de selamlamalarını tamamlamıştı, Emlyn ona bakarak hafifçe elini kaldırdı.

“İhtiyacınız olan şeyler...“

Emlyn sağ elini hafifçe kaldırarak gülümsedi, “Bunları işlem sürecinde konuşacağız.

Önce Bay Aptal’ın okuma vaktini bitirmesini beklemeliyiz.“

Vampir’in ses tonuna bakılırsa, istediğim malzemelerden en az birini bulmuş olmalı... Audrey, çok yakında bir Psikiyatrist olacaksın! Orta Dizi bir Beyonder olmak üzeresin! Audrey iyice neşelenmiş, gözlerinin içi gülmeye başlamıştı.

Heyecanını bastırmaya çalışarak yoğun sis tabakasının arkasındaki Bay Aptal’a doğru baktı, “Saygıdeğer Bay Aptal, Roselle’in günlüğünden üç sayfa daha getirdim.“

Yalnızca dört sayfa kaldı...

Bayan Adalet’in konuyu açtığını duyan Fors da hemen araya girdi, “Bay Aptal, ben de üç sayfa getirdim.“

İçtiği ikinci Çırak iksiri beklediğinden daha hızlı sindirildiğinden, bu haftanın toplantısı için oldukça heyecanlıydı. Gizli tehlikeler, dünden önceki gün tamamen ortadan kalkmıştı.

O sırada Derrick de telaşlı bir tonda sohbete katıldı, “Saygıdeğer Bay Aptal, eski tanrılara dair bazı efsaneleri kopyaladım.“

Bir an durakladıktan sonra Alger’a döndü, “Çevredeki canavarların listesini de çıkardım.“

Bu çocuk gerçekten de sorumluluk sahibi... Bu haftanın gelişmelerinden oldukça memnun kalan Klein hafifçe başını salladı.

Cidden, hiç değişmedi... Bu benim fayda sağlama zorluğumu düşürecek elbet ama, aynı zamanda Gümüş Şehir’in kaynaklarını kaybetme riskimi de gizliyor... Sürekli temkinli olmak lazım... Alger belli belirsiz başını iki yana salladı.

Bu sırada üyelerin Bay Aptal için hazırladığı sayfalar çoktan Klein’ın eline ulaşmıştı.

Klein hızla kağıtlara göz attı, ne yazık ki gelen altı günlük sayfasından ikisi daha önce okuduğu sayfalardı. Mesela Bayan Adalet’ten gelenler, Asılan Adam’ın geçen yıl verdiği sayfalar arasındaydı.

Üyelere Basitleştirilmiş Çince öğretemediğim sürece bu gibi şeyler yaşanacak... Klein sessizce iç çekip diğer dört sayfanın içeriğine göz atmaya başladı.

Ancak bu sayfalarda da değerli bilgiler yoktu. Çoğu, Roselle’in ideallerini kaybedip paraya takıntılı hale geldiği döneme aitti ve metin “Bugün ne icat ettim,“ “Yarın ne icat edeceğim,“ “Bunlar kaç paraya satılabilir,“ “Ne kadar yatırım aldım,“ gibi cümlelerle doluydu. Bu durum Klein’ı büyük hayal kırıklığına uğratmıştı.

Bu sırada Audrey, Karanlık İmparator kartının Bay Aptal’ın elinin yanındaki yerine geri döndüğünü fark etmişti.

Demek gerçekten de hayranına ihsan etmişti! Bir görevi tamamlaması için miydi acaba? Hmm... Yoksa başka bir olasılık mı var... Belki de bu yeni bir Kutsala Hakaret Kartıdır... Audrey çok meraklanmıştı, ancak şu anda bunu sorması mümkün değildi.

Klein, günlük sayfalarını biraz daha karıştırdıktan sonra hayal kırıklığını bastırmaya çalışarak Güneş’ten gelen sayfalara yöneldi.

Efsaneler oldukça kabaca anlatılmıştı.  İkinci Dönem’in sekiz eski tanrısı üç kampa bölünmüştü. Dev Kral Aurmir; Elf Kralı Soniathrym ve Vampir Ata Lilith, Hayal Gücü Ejderhası Ankewelt; Anka Kuşu Atası Gregrace ve Mutasyon Geçirmiş Kral Kvastir’e karşı savaşan müttefiklerdi. Şeytan Hükümdar Farbauti ve İmha Şeytani Kurt Flegrea ise tüm düzeni yıkıp tüm canlıları yozlaştırmak istemiş olanlardı.

Gümüş Şehir kayıtlarında, sekiz eski tanrı vahşi, zalim, kötü ve korkunç olarak tanımlanmıştı. Yüzeyde en normal görünen ve Güzelliğin Enkarnasyonu olarak tanımlanan Vampir Ata Lilith’in bile iğrenç ve vahşi bir yanı vardı. Etten bir dağ sırasına dönüşüp üzerinde her türlü garip yaratığı doğurabileceği anlatılıyordu. ’O’na yaklaşan tüm güçlerin, çiftleşme ve üreme arzusuyla dolup yürüyen bir organ haline geleceği, ve bu sahneyi gören tüm canlıların da - sekiz eski tanrı dışında - akıllarını kaybedip olduğu yerde mutasyon geçireceği iddia ediliyordu.

Gümüş Şehir kayıtları, Dev Kral’ın Bahçesi’ndeki eski metinlerden geliyor. Yani en azından onların iddiası bu.

Bu içeriklerin bir müttefiki itibarsızlaştırmak için yazıldığı olasılığını göz ardı etmemeliyim... Bu konu, Sanguinelerin taptığı İlkel Ay’ın kontrol kaybı olayına oldukça benziyor... Ay yolunu sonuna kadar takip etmenin bir yan etkisi mi bu? Klein hafifçe başını salladı, başını kaldırıp Emlyn’e bakma dürtüsünü bastırmak için savaş veriyordu.

Gümüş Şehir efsanelerinde, gerçekten de Vampir Ata Lilith’in kızıl ayı kontrol ettiği söyleniyor. Lilith, isterse yılın 365 günü Kanlı Ay’ın görünmesini sağlayabilir, negatif enerjinin tüm dünyaya yayılmasına, ruh dünyasının uzun süre gerçek dünyayla etkileşim kurmasına ve sayısız canavarın ve şeytani ruhun bu topraklarda dolaşmasına olanak tanıyabilir...

İşte bir tanrının gücü... Eski tanrılar ile şimdiki gerçek tanrılar arasındaki fark ne acaba. Neden hepsi şeytani tanrılar gibi geliyor... Sanguine efsanelerinde Lilith daha farklı. İkisinden biri yalan mı söylüyor? Ya da, belki de bir noktada bir değişiklik olmuştur? Klein, bazı önemli detayları zihninin bir köşesine not ettikten sonra kağıtların elinden kaybolmasına izin verip arkasına yaslandı.

“Başlayabilirsiniz.“

Bu sözleri duyan Audrey, parlayan gözlerle Emlyn’e döndü, “Bay Ay, istediğim malzemelerle ilgili bir gelişme mi var?“

Emlyn hafifçe başını salladı, “İki malzeme için toplam 750 pound.

Bunu öderseniz malzemeler sizin olacak.

Ve tabii bir de benim ücretim var, 100 pound.“

Audrey fiyata aldırmadan neşeli bir tonda cevap verdi, “Anlaştık!

Alışverişin bugün ya da yarın tamamlanabileceğini umuyorum.“

“Tamamdır.“ Emlyn 100 pound kazanacağı için mutluydu, Bayan Adalet’i bekletmek istemiyordu.

Harika! Audrey sağ elini yumruk yapıp neşeyle gülümsedi.

O sırada Alger’in bakışları da Bay Vampir’e dönmüştü.

“O Sanguine baronunun mirasını hala istiyor musun? 4500 pound, fiyatı ancak bu kadar düşürebildim.“

Aslında korsan 3200 poundu kabul etmişti.

Bu sözleri duyan Emlyn’in yüzünde çarpık bir ifade belirdi.

Yalnızca 1000 pound olsa kesinlikle alırdım ama...

Aile üyeleri oldukça iyi eczacı ve doktorlar olsa da, hepsinin mütevazi bir yıllık geliri vardı ve çok uzun ömürlü olduklarından servet biriktirmeleri pek kolay olmuyordu, ayrıca Emlyn de oyuncak bebeklere olan ilgisinden dolayı para biriktirme konusunda pek iyi değildi. Zaman zaman, özel yapım bebekler sipariş ediyordu.

Henüz almadığı 100 poundu hesaba katsa bile, toplam parası 500 pound etmiyordu.

“Ben... Biraz daha düşüneceğim,“ dedi güçlükle, bu parayı biriktirmek için derhal bir yol bulması gerekiyordu.

Bu sesi nerede duysam tanırım, yoksulluğun sesi... Emlyn’in tonundaki tuhaflığı fark eden Klein gülümsememek için kendisini zor tutuyordu.

Bay Vampir’le gerçekte de arkadaş olduğundan, onun yıllar boyunca oyuncak bebeklere harcadığı paranın 7000 poundu aştığını biliyordu.

“Tamamdır.“ Asılan Adam konuyu üstelemeye gerek duymadan başını Audrey’e doğru çevirdi.

“Hanımefendi, Zanaatkar işi tamamladı ve oldukça mistik bir nesne ortaya çıkardı.

Bu nesne görünümünüzü gerçekten değiştirmenize olanak tanıyor ve size üç Beyonder gücü sağlıyor - Alev Kontrolü, Hasar Transferi ve Tehlike Sezgisi. Dengenizi ve çevikliğinizi de geliştiriyor. Eser gümüş bir maske, ancak şapka ya da küpe de olabiliyor...

Tabii bazı küçük kusurları da var. Bu eseri kullanırken duygularınız yoğunlaşıyor, bu nedenle kendinizi kontrol etme konusunda usta olmanız gerekiyor.

Fiyatı 5000 pound.“









Asılan Adam bu nokta duraklayıp gülerek Dünya’ya döndü, “Verdiğin Beyonder özelliğine 4500 pound değer biçildi, Zanaatkar da işçilik için 1000 pound koydu.“

4500 pound, beklediğimden daha iyi, komisyon da %15, yani Bay Asılan Adam’a 675 pound kalacak... Klein hemen Dünya’nın ağzından sohbete katıldı, “Bu sorun olmamalı.“

Duyguların yoğunlaşması mı? Bayan Escalante’ye göre, Psikiyatrist’e geçtiğimde diğer insanların ruh hallerine ve mental durumlarına etki edebilme yeteneğine sahip olacağım. Aynısını kendime de yapabilirim bence... Evet, bu kusur benim için sorun değil! Audrey hafifçe başını salladı.

“Eseri aldıktan sonraki iki gün içinde ödemeyi yapacağım.“

Tarot Kulübü sırrını açık etmemek için, babasından parayı alabilmek için önce eseri göstermesi gerekiyordu.

“Tabii.“ Asılan Adam, Bayan Adalet’in güvenilirliği konusunda en ufak bir endişe duymuyordu.

Ne kadar zengin... Audrey’nin para konusundaki rahatlığı Emlyn ve Fors’u hüzünlendirmişti.

Klein ise rahat bir oh çekmiş gibiydi. Çünkü bu, Audrey’nin kendisine borçlu olduğu üç bin poundun yakın zamanda geleceği anlamına geliyordu.

Teşekkürler Bayan Adalet!

Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.


513   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   515