Horikita’nın dikkatini çeken ilk şey, sınıf öğretmenleri Chabashira-sensei’nin telaşlı ve alışılmadık hâliydi.
Sınıfı gözden geçirdikten sonra, Chabashira’nın yüzü hızla soldu.
Bu anormal tavır, çevresindeki öğrencilerin endişelenmesine neden oldu. Gözlerinde belirgin bir odak eksikliği vardı.
Birkaç saniye boyunca hiçbir şey söylemeden sadece kürsünün önünde durdu ve sınıfa baktı.
Hayır, bakmıyordu—bakışları donuktu.
Gözleri adeta cansız, neredeyse boştu.
Sınıftaki en duyarsız öğrenci bile bu durumu fark etmiş olurdu.
Ayanokouji’nin yokluğunu sormayı planlayan Horikita, atmosferin ağırlığını hissedince bunun hiç de uygun bir konu olmadığını fark etti. Önceliğin Chabashira’nın durumunu kontrol etmek olması gerektiğine karar verdi.
“Hocam, iyi misiniz?”
Horikita harekete geçmeden önce Hirata çoktan sormuştu.
Ama Chabashira onun sesine tepki vermedi.
Sanki Hirata’nın sesi ona ulaşmamış gibiydi.
Sınıf daha önce sessizdi ama bu anormallik yüzünden endişe yayılmaya başladı.
“Um… hocam?”
Kürsüye en yakın sırada oturan Kikuchi ürkekçe seslendi.
Oldukça yakından gelen bu ses…
Ama Chabashira yine de tepki vermedi, hareketsizdi.
Kikuchi dikkatini çekmek için ayağa kalkıp elini salladı.
Nihayet, Chabashira onun farkına vardı ve Kikuchi’ye göz attı.
Ama bakışları hemen Horikita’ya yöneldi.
En azından Horikita öyle hissetti. Gerçekte göz göze gelmemişlerdi.
Bakışı yalnızca Horikita’nın bulunduğuyöne doğruydu.
Bu da demekti ki, Hirata’nın ya da diğer öğrencilerin sesleri ona ulaşmıyordu.
Eğer öyleyse, fiziksel olarak iyi olmayabilir diye düşündü Horikita.
Açılış törenine kadar bir sıkıntı belirtisi yoktu, o yüzden bu durumu böyle bırakmak doğru olmazdı. Belki de sağlıkla ilgili ciddi bir acil durum söz konusuydu.
Horikita tam ayağa kalkıp kürsüye doğru yönelecekti ki—
“İyiyim.”
Chabashira öğrencilerin seslerini baştan beri duyuyor muydu, yoksa ancak şimdi mi duyabildi bilinmez, ama bitkin bir ifadeyle bu kısa cümleyi mırıldandı.
“İyi olduğunuzu söylüyorsunuz ama pek de öyle görünmüyorsunuz.”
Hirata, cevap alabildiği için rahatlamıştı ama yine de emin olmak istiyordu.
“...Şey… hayır, gerçekten iyiyim. Sadece…”
Konuşmasına devam etmek isterken, Chabashira kürsüye yaslandı.
Gözleri yine Horikita’nın bulunduğu yöne kaydı, ama odaklanmış değildi—boş olan tek sıraya, yani Ayanokouji’nin sırasına bakıyordu.
“Ayanokouji-kun’a bir şey mi oldu?”
Eğer açılış töreninden dönerken ciddi şekilde yaralanmış ya da bir anda hastalanmışsa, bu öğretmenin tavrı mantıklıydı.
Kötü bir şey mi oldu? Horikita’nın bu tahmini isabetli gibi görünüyordu.
Sorusu Chabashira’ya ulaşmıştı, ama cevap gelmedi—sadece sessizlik.
“Yaralandı mı? Yoksa hasta mı?”
Sabırsızca sorular sordu Horikita, ama Chabashira başını yavaşça iki yana salladı.
Bu, bu varsayımların yanlış olduğunu gösteriyordu.
Yani ne bir yaralanma, ne de hastalık söz konusuydu; en azından acil bir durum değildi.
Ama o hâlde… Chabashira neden bu kadar karamsar görünüyordu?
“Hayır, hayır, hocam. Ayanokouji’ye bir şey olduysa lütfen söyleyin.”
Sınıftaki atmosferi okumasına rağmen, Ike bu belirsizlikten rahatsız olarak doğrudan sordu.
Chabashira önce Ike’ye sonra tüm sınıfa baktı.
Yüzü hâlâ ciddi ve endişeliydi.
“...Açıkçası…”
Chabashira yavaşça konuşmaya başladı ama ardından gözlerini kapattı ve sözünü kesti.
Ama sonsuza kadar susamazdı ve başını kaldırdı.
“Size söylemem gereken bir şey var. Bu sabah—hayır, az önce—bir öğrenci Özel Puanlarını kullanarak belli bir hakkı kullandı… öyle görünüyor.”
Söylediği şeyler belirsiz ve dolaylıydı, ama sınıfa gerçeği açıklıyordu.
“Ha? Ne dediğini pek anlamadım. Özel Puanlarla ne yaptı yani?”
“Bir öğrenci.”
“Özel Puanlarını kullanarak belli bir hakkı kullandı.”
Bu kadar belirsiz bilgiyle herkes kafası karışmış durumdaydı.
Başka bir sınıfın yaptığı karmaşık bir oyun mu bu? Açıklayamayacağı bir durum mu?
Varsayımlar sınıf içinde yayılmaya başladı.
“Şu anda sınıfta olmayan öğrenci… Ayanokouji. Bu hakkı kullanan kişi oydu.”
Chabashira ciddi bir ifadeyle konuştu ama hâlâ net değildi.
Ayanokouji ne hakkını kullanmıştı?
“…Sınıf… değişikliği.”
Bir öğrenci soru sormak üzereyken Chabashira kilit bilgiyi verdi.
Ayanokouji sınıf değiştirmişti.
---
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.