Tanıtım
Bir romanın ana karakteri olan "Ain Spenner’ın" annesi oldum.
Onu küçükken istismar eden ve Ain yetişkin olduğunda onun tarafından öldürülen kötü üvey anne olmam gerekiyordu ama onun tombul ve masum yüzünü gördükten sonra, "Hayır, o çok şirin. O kadar küçük ki hala minik parmaklarını emiyor! Nasıl ona zarar verebilirim ki?" diye düşündüm.
Çocuk o kadar tatlıydı ki, onun kötü biri haline gelebileceğine inanamadım ve onu korumaya karar verdim.
Onu koruyacağım! Bu şekilde o da beni koruyacak!
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Ain’in sevimli küçük yüzüyle Dük Cassius’a soğuk bir şekilde baktı,
"Sana bana dokunmamanı söyledim."
"Neden seni dinlemeliymişim ki?"
İkili arasındaki gerilim gittikçe arttı. "Onu hiç sevmedin bile." Dükün gözleri büyüdü, Roselia’yı bir anneden fazlası olarak düşünmenin imkanı yok muydu?
Cassius buna inanamadı.
"Roselia’yı korkutmayı bırak, korkup kaçabilir." dedi Ain.
Ain Roselia’nın gidip bir daha geri dönmeyeceğinden endişeliydi.
Dük Cassius buna inanamadı, tek oğlu Roseria’ya takıntılı olmuştu.