Yukarı Çık




102   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   104 

           

##Serim, novelturkiye.com adresinde 10 Bölüm İleriden Yayınlanmaktadır. Hepinizi, Türkçe Novel Okuma Siteme Bekliyorum ##

Şişman Moe açık arttırmasını yaparken, Mel bahçeyi arşınladı. Hava kararıp gök siyah perdesini akademinin üzerine örtünce, üç kişi yine Moe’ nin dükkânındaydılar.
“Kristin, ben çıkıyorum!”
Kısa bir sohbetin ardından, şişman Moe iki genci yalnız bıraktı. O gitse de dudaklar konuşmaya devam etti ama artık ses çıkmıyordu. Mel dünkü gibi çekingen değildi, öncelik alıp üstündeki kıyafeti çıkardı.
Dükkânın depo kısmı soğuk, onlar sıcaktı. Yatağın üzerine düştüklerinde, bedenlerinin izi beyaz çarşafta belirdi. Mel ve Kristin gece boyu seviştiler, birbirlerine dokunmaya doyamıyorlardı.
“Kristin, sabah oldu!”
Genç adam göğsünde yatan sevgilisinin yanağına bir öpücük kondurdu, deponun küçük pencerelerinden süzülen gün ışığı saçlarına vuruyordu.
“Gidiyor musun?”
“Evet ve sen de hazırlanmalısın.”
Kristin’ in işi öğlen başlıyordu, eğer Bitki Bahçesi araştırmak istiyorsa hemen yola koyulmalıydı.
“Beraber gidelim mi?”
Yataktan kalkmak üzere olan Mel beline dolanan Kristin’ in sesiyle durdu, göğsünde birleşen elleri okşuyordu.
“Neden olmasın. İstersen seni sırtımda taşıyabilirim!”
Mel’in sırtına yaslanan genç kız, kafasını omuzunun üzerine koyarak cevap verdi.
“Tabii ki taşıyacaksın. Neden beraber gidelim dedim sanıyorsun?”
Kristin Mel’in boynunu öptü ve tek kapılı dolabına yöneldi. Mel’in kıyafetleri yerdeydi, ufak bir aramadan sonra hepsini bulabildi. Bu sabah dışarı çıktıklarında Şişman Moe ortalıklarda yoktu, çıkmaz sokağı aydınlatan çiçeklerin kokusunu içlerine çektiler.
“Acelemiz yok. Önce bir şeyler mi yesek?”
Şişman Moe yoksa getirdiği kahvaltılar da yoktu. Meydanın iç kısmında bulunan dükkânlardan birine girdiler ve ilk boş masaya oturdular. Siparişleri hoş bir kız aldı, Mel’in müdavimi olduğu tavernadaki garsona hiç benzemiyordu.
Birer kahve içtiler, insanlar yavaş yavaş alana geliyorlardı. Mor simya cübbeleri, yeşil Bitki Bilimci kıyafetleri ve kırmızı dövüş üniformaları içindeki öğrenciler koşuşturuyordu.
“Yola düşme vaktidir, haydi gir koluma bakalım!”
Mel kolunu uzatınca Kristin ikiletmeden girdi, meydanı boydan boya geçerlerken birkaç kişi onlara baksa da göz göze gelmemeye çalıştılar. Dördüncü Ev çok yakın değildi ve iki gencin temposu nedeniyle varmaları bir saat sürdü.
“Mel, sıraya girmiyor muyuz?”
İri yarı genç çocuk sadece gülümsedi, Kristin ’in şaşkın bakışları arasında içeri girdiler.
“Hoş geldin Mel!”
“Bu kez yanında birini daha getirmişsin! İsmin nedir küçük hanım?”
Genç kız önce anlayamadı, acaba içeride başka biri var mı diye sağa sola bakındı ama kıdemli görevlinin sesi onu kendisine getirdi.
“Adın Kristin. Değil mi?”
Kristin adını duyan diğer iki görevli ciddileşti, yüzlerindeki hınzır ifade yerini başka taraflara bakan gözlere bıraktı.
“Yeni bahçe için çantamı almaya geldim!”
Dün topladığı bitkileri masaya bırakan Mel, omuzundan astığı çantayı da yanına koydu. Hareketlerine bakılırsa, bitkilerin bir sonraki bahçeye geçmek için yeterli olduğuna emindi.
“Sanırım Kristin’ de aynı şey için burada!”
“Hayır, ben sadece Mel ile beraber geldim!”
Kristin panikleyince diğer iki görevli araya girdiler.
“Nasıl olur?”
“Mel topladığın bitkileri çoktan teslim etti. Senin yeni çantanı almanı bekliyoruz!”
Genç kız kafasını salladı ve kendisine uzatılan çantayı aldı. Mel’in bitkilerinin puanlandırılması çok kısa bir zamanda halledildi, ikili geldikleri gibi hızlıca evden çıktılar.
İnceleyecekleri bahçeler farklı yerlerdeydi ama bir süre daha beraber yürüdüler, yol ayrımına geldiklerinde Kristin nihayet dilinin altındaki baklayı çıkardı.
“Mel, lütfen bir daha böyle bir şey yapma!”
Kristin kızmış gibi görünmüyordu ama sesinde hüznün o narin dalgalanmaları vardı.
“Neden bu kadar içlendin anlamadım. Yapabiliyorken, sana yardım etmek istiyorum!”
“Seni anlıyorum ve yaptıkların için minnettarım ama Bitki Bilimci olmak benim hayalim. Sen benim yerime her şeyi yaparken, ben nasıl olurda kendi hayalime doğru yürüyebilirim?”
Soru çok netti, genç kız bu konu hakkında yardım istemediğini daha ne kadar açık anlatabilirdi ki?
“Senin iyi ve mutlu olmanı istiyorum. Eğer Bitki Bahçelerini araştırırken yardım etmem seni üzecekse, bana düşen sadece dediğini yapmak olacak.”
Yardım teklifi reddedilen Mel, bakışlarını yerden kaldırmadan konuştu. İki kelimede bir kekelemesine bakılırsa, ne diyeceğini tam olarak bilmeden konuşmaya başlamıştı.
“Mel, sevgilim. Bahçeler, bizim kendi sınırlarımızı ve yeteneklerimizi görmemiz için varlar. Bir hayalim var ama eğer başarmazsam senin bana açtığın yeni bir kapıya da sahibim. Tüccarlık, benim konumumdaki biri için hiç fena bir iş değil.
Sen bana hiç beklemediğim zamanda ve kimsenin yapamayacağı şekilde yardım ettin. Bundan sonrasını bana bırakabilirsin!”
Dudaklarına uzun bir öpücük kondurduğu sevgilisini geride bırakan Kristin, bahçesine doğru hızlandı, Mel kendi yoluna gitmeden önce bir süre onu izledi. Genç kızın silueti kaybolana kadar öylece durdu, ardından yavaş adımlarla ilerlemeye başladı.
“Benim hayalim ne?”
Bu soru eşliğinde yürüdü Mel. Bitki bahçesine girdiğinde de günlük puanı için gereken bitkileri toplarken de dilinde aynı kelimeler vardı.
“Benim hayalim var mı?”
Hava kararana kadar yaslandığı ulu ağacın gölgesinde oturan genç çocuk, çıkışa geldiğinde çantasını açıp içine baktı. Birkaç bitki onu selamlıyordu, hızıyla nam salmış olan Mel ilk gün neredeyse hiçbir şey yapmamıştı.
Son zamanların aksine, yönünü Şişman Moe’ nin dükkânına değil, çok daha öncesinden aşina olduğu bir yere çevirdi. Hırçın rüzgârların oluşturduğu hortumların, dev çöp yığınlarını uçuruma savurduğu burundaydı.
Mel bir ellerine, bir de onu karşılayan hortumlara baktı. Kendisi belki farkında değildi ama dudakları hafifçe yukarı doğru kavis alıyordu.
 
 
 
 


Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.


102   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   104 




DISQUS - Mangaya Ait Yorumlar

*Not: Yorum Yazmadan Önce;

  • Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
  • Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
  • İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
  • İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.