##Serim, novelturkiye.com adresinde 10 Bölüm İleriden Yayınlanmaktadır. Hepinizi, Türkçe Novel Okuma Siteme Bekliyorum ##
“Kristin, girebilir miyim?” Mel kapıyı tıklattıktan sonra seslendi ama birkaç nefes geçmesine rağmen cevap gelmedi. Biraz daha bekledi Mel, ardından paslanmaya başlamış metal kolu indirerek içeriye girdi. Genç kız yataktaydı, tam ortasına enlemesine yatıp yastıkla yüzünü kapatıyordu. Mel yavaşça yanına uzandı ve belini kavradı, saçlarını derin bir nefes eşliğinde kokladı. “Özür dilerim, geceyi Bitki Bahçesinde geçireceğimi söylemem gerekirdi!” Genç kızdan ses gelmiyordu, buna rağmen Mel ona sarılmayı bırakmadı. Sanki bir defa bırakırsa ellerinden uçup gidecekmiş gibi sıkı sıkı sarılıyordu. “Mel, senden başka kimsem yok!” Uzun süre sonra konuşan Kristin’ in dudaklarından dökülen ilk kelimler bunlar oldu. Bedeni gevşedi, belindeki iki kola hafifçe tutundu. “Günlerim kâbus gibi geçerken çıka geldin ve bana, başka türlü yaşanabileceğini gösterdin. Yanındayken, koynundayken sevildiğimi hissediyorum. Beni öptüğünde, belimden kavradığında, her hücrem sana ait olduğumu haykırıyor!” Gözlerinin değişmez müdavimi yaşlar usulca Mel’in koluna süzüldü, Kristin nihayet aklındakileri dile getiriyordu. “Gelmeyince çok korktum. Geçici bir heves, yardım edip bırakacağın biri olduğumu düşündüm!” En sonunda bütün yaşananların ana nedeni ortaya çıktı, korku. Mel, dinlerken daha da sıkı sarıldığı kızın sözleri bitince konuşmadı ta ki gözüne oturmuş yaşlar geri gidene kadar. “Kristin, bu dünyada senden başka kimsem yok. Bütün sevdiklerimi üç yıl önce kaybettim, o uçurumun kenarında seni görene kadar yalnızdım. Bitki Bölümünün dâhisi, yüz senelik rekoru kıran çocuk, en hızlı bahçe atlayan ve Üstat Hanry’ nin direkt öğrencisi olmak, senin sevgilin olmanın yanında lafı edilmeyecek kadar önemsiz şeyler. Yanında huzur buluyorum; nefesini, tenini hissettiğimde, yalnız olmadığımı hatırlıyorum. Üç senedir yalnızdım ve sen, benim beraber olduğum ilk kişisin. Eğer seni üzecek bir şey yaparsam, bunu bilmeden yaptığıma emin olabilirsin sevgilim. Tuttuğum bu elleri, sonsuza kadar bırakmaya niyetim yok!” Kristin’ in iki küçük elini kavrayarak dudaklarına götüren Mel, uzun uzun öpüp kokladı. Genç kızın yüzü artık ona bakıyordu, iki aşığın gözleri buluştu. “Hey, çifte kumrular! Öğlen müzayede var, daha ne kadar yatakta kalacaksınız?” Mel ile Kristin’ in dudakları bir nefes kadar yakındı ama Şişman Moe onlara geçit vermedi. İki genç gülmeye başladı, ardından yavaşça yataktan çıkıp sesin geldiği yere doğru yürüdüler. Dükkânın satış yapılan kısmına geldiklerinde Moe’ yi sofrayı kurmuş, başında otururken buldular. Onları beklemeyen tüccar Mel’in satın aldığı yiyecekleri mideye indiriyordu. “Yavaş ye, bize kalmayacak!” “Hiç sizi bekleyemem. Müşteriler On Tomurcuklu Hayalet Orkide almak için sıraya girdiler bile!” Kasap et, koyun can derdindeydi, iki genç yarısı tükenmiş sofranın başına oturmak için beklemediler. Yemek bitince, Moe ayağa kalkıp birkaç kez çömel kalk yaptı ve sofrada kalan son lokmayı ağzına attı. “Biraz yer açmam lazımdı!” Şişman Moe, esprisine diğerlerinden çok kendisi güldü, kapıya yönelirken etli poposu bir sağa bir sola sallanıyordu. “Ben tezgâhı kuruyorum, diğer malzemeleri alıp yirmi dakika içinde yanıma gelmiş ol!” Moe, çırağı Kristin’e talimatları verdikten sonra çaktırmadan Mel’e göz kırptı ve mis gibi kokan çıkmaz sokağa adımını attı. “Mel, malzemeler odamda. Yardım etmek ister misin?” “Bir düşüneyim. Çok yedim galiba pek yerimden kalkasım yok!” “Öyle mi? Sen bilirsin!” Kristin burnu havada depoya girdi, ayak sesleri yankılanıyordu. On saniye geçmeden odasına vardı, kapının gıcırtısı satış yapılan alandan bile duyuluyordu. Çıkmaz sokaktaki dükkân, meydandakilerin aksine sadece sabah güneşini alabiliyordu. Camlardan süzülen ışık, çeşit çeşit eşyanın üzerinde dans ediyordu. Koltuklar, satış yapılan tezgâh, raflardaki cam kavanozlar parlıyordu ve Mel’in az önce oturduğu koltuk boştu. Yirmi dakika sonra Kristin ve Mel çıkmaz sokağın meydan açılan köşesinde, müzayedesini yapmaya hazırlanan Şişman Moe’ nin yanındaydılar. Yanakları al aldı, diğerleri bunun güneş yüzünden olduğunu düşünebilirdi ama Moe işin aslını biliyordu. “Mel, bugün senden aldığım diğer bitkileri de satacağım. Eğer imkânın olursa, benim için bitki toplarsan çok sevinirim!” Genç çocuk kafasını sallayarak yardımcı olacağını belirtince, Moe’ de onlar gibi gülümsemeye başladı, kazanç dışında hiçbir şey bu adamı güldüremezdi. O gün, Mel bir bahçeyi daha tamamladı, akşam sevilisinin yanına döndüğünde dükkân sahibinin bitkileri de hazırdı. Üç sene önceki trajik olaylarla başlayan yolculuğunda, konaklayacağı yeri bulan genç çocuk için günler artık kendi belirlediği rutine göre akıyordu. Sabahın ilk ışıklarıyla sıradaki Bitki Bahçesine giriş yapıyor, dedesinin bıraktığı notlar sayesinde rahatlıkla araştırdığı yerden, işini tamamlayıp çıkıyordu. Günler geçtikçe, Mel’in bedenini saran yeşil enerji üzerindeki hâkimiyeti gelişiyordu, bazen sadece kendi algılarına güvenerek tamamladığı bahçeler bile vardı. Gece çöplerin atıldığı yara gitmediğinde adresi belliydi, Şişman Moe’ nin dükkânı Kristin ile beraber yaşadıkları aşk yuvaları oldu. Gençler birbirlerine kenetlendikçe tüccarın bereketi artıyor, Mel’in getirdiği bitkilerin satışlarıyla cebi doluyordu. Sırasıyla otuz, yirmi beş, yirmi ve on beşinci bahçelere Kırk Birinci Bahçe’den aldığı bitkileri eken Mel, en sonunda Onuncu Bahçeyi’ de tamamlayıp tek haneleri iniyordu. Günler geçti, mevsimler döndü, Mel’in akademiye girmesinin üzerinden tam bir yıl geçti. Yerleşkede yapılan testler sonucu Yeşil Gölge Akademisi’ne katılmaya hak kazanan öğrencilerin, Kabul Seremonisi geldi çattı. Bir sene önce olduğu yerde başka genç çocuklar vardı ve Mel, Yeşil Cüppeli insanların durduğu alanda Kristin’i koluna takmış oturuyordu.
Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.
Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.