Yukarı Çık




13   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   15 

           
İşimi bitirdikten sonra sarayıma döndüm ve her zamankinden daha hızlı bir şekilde rahat kıyafetlere büründüm. Muhtemelen canımı sıkan bir şeyin daimi hissi yüzünden başımın zonkladığını hissettim. Yavaş yavaş annemin “İmparator ve cariyesinin işlerine karışma.” demesini anlamaya başlıyordum.

Ama anne, umursamamaya çalışsam bile karşıma çıkmaya devam ediyor.

"Kontes Eliza"

"Evet Majesteleri."

"Annem hakkında -hayır, boşver."

"Düşes Troby'i çağırmamı ister misiniz?"

"Hayır, sorun değil. Her halükarda onu yılbaşında göreceğim zaten."

"Huzursuz hissediyorsanız Düşes'e danışmalısınız Majesteleri."

Danışmak muhtemelen zihnimi rahatlatacaktı. Ama onunla konuşursam annemin zihni artık dikenli bir yola dönüşürdü ve sorunlarımla ona yük olmak istemezdim. Zaten sürekli beni düşünüyordu.

'Şimdilik kendime saklayacağım. Ona daha sonra söyleyebilirim. Annem zaten Rashta'yı duymuş olmalı.'

"Öyle yapacağım. Ah, Leydi Laura iyi mi?"

"Evet. En kısa sürede saraya dönmek istiyor."

"Ona istediği zaman geri dönebileceğini söyle. Mümkünse yılbaşı öncesi. Böylece insanlar onun hakkında konuşmaz."

"Evet Majesteleri."

Laura hakkında konuşmak onun neşeli enerjisini özlememi sağladı.

Kontes bir dakikalığına odadan çıktı ve ben de mücevherleri saçımdan çıkarıp onları şifonyerin üzerine koydum.

'Bugün biraz erken yatacağım.'

Akşam yemeğini atlamalıyım. Onun yerine masama oturup not defterini açtım.

Arkamdaki kapının gıcırtısı vardı ama gelenin Kontes olduğunu düşünerek arkamı dönmedim. Ancak gelen kişi arkamda sessizce durdu. Bu Kontes'in yapacağı bir şey değildi. Kalemimi mürekkebe batırırken kaşlarımı çatarak arkamı döndüm.

"Majesteleri?"

Şaşırtıcı şekilde arkamda duran Sovieshu'ydu. Kocam Batı Sarayı'na geleli ne kadar olmuştu? Varlığından mutlu olmak yerine endişeyle baktım. Başka bir zorlu konuşma yapacağımız belliydi.

"Yardımcı olabilir miyim Majesteleri?"

"İnsanlar neden bu kadar değişiyor?"

Tabii ki de bir başka rahatsız edici karşılaşma olacaktı. İçimde korkunç bir his vardı ve Sovieshu'nun odamda olmasıyla ilgisi var mıydı merak ettim.

"Değişmek mi?"

"Rashta'ya söylediğin kötü şeyleri duydum."

Rashta. Yalnızca önemsiz bir kadın. Ancak onun ismi ve varlığı nereye gidersem gideyim inatla ayaklarıma yapışmış durumda.

"Ne söylemişim?"

"Ondan sonra başka bir cariye alacağımı söyledin."

"Ona, benimle arkadaş olmaya çalışmak yerine gelecek başka bir cariyeyle arkadaş olmasını söyledim."

"!"

"Yanlış bir şey mi söyledim?"

"Kötü bir niyeti olmadan konuşmuştu. Bu kadar alaycı davranmak zorunda mısın?"

"...Değiştim mi? Değişen sensin."

"İmparatoriçe!"

"Sizinle ve cariyenizle yüz göz olmak istemediğimi daha kaç kez söylemek zorundayım? Buna rağmen Rashta hakkında bir şeyler duymaya devam ediyorum. Sen ve Bayan Rashta beni rahat bıraksaydınız bu kadar alaycı olmazdım."

"Gelmek zorundaydım çünkü gerekliydi! Rashta'ya öyle şeyler söylemeseydin buraya gelmezdim!"

Bağırdım, heyecandan değil, Sovieshu'yu en çok incitecek şeyi bulduğum için.

"Eski İmparator eski İmparatoriçe'yle hiç Kontes Sophie hakkında konuştu mu?"

Eski imparatorun en sevdiği cariyesini gündeme getirince Sovieshu'nun yüzü soldu.

"Bu kadar dedikoducu olduğunu bilmiyordum.”

Kollarıyla odayı işaret etti.

"Bu oda güzel mobilyalarla dolu ve istediğin her şeyi satın alabilirsin. Hayatını acınacak halde yaşayan birine karşı zalimsin."

Sovieshu’nun gözleri hayal kırıklığıyla doluydu.

"O, benim cariyem olmadan önce İmparatoriçe'ye de tabiydi. Ona hiç üzülmüyor musun?"

"Hayır."

O tek kelimeyi söyler söyleme bacaklarım zayıfladı. Kontes Eliza odaya girip bana doğru koştuğu sırada bacaklarımın yere yığılmasını önlemek için şifonyere tutunuyordum. Beni dikkatlice kucakladı ve kollarında teselli etti.

***

"Gerçekten mi? İmparator Rashta yüzünden İmparatoriçe'ye kızdı mı?"

"Sanırım öyle. Son ses bağırışıyorlardı."

Cherily keskin bir şekilde gülümsedi ve Rashta iki eliyle birden yüzünü kapattı.

"Wow… İmparator inanılmaz..."

Diğer hizmetçi Kisu anlatmaya devam etti.

"Sadece bu da değil, kaçak bir köle olduğunuz söylentisini dile getiren herkese sıkı bir ceza da verdi."

İki hizmetçinin yüzü Rashta’nın gözyaşlarının ardında bulanıklaştı. (Çn: Ota b*ka ağlıyor sıkıldım artık)

"İmparator sizi gerçekten seviyor Bayan Rashta."

"Evet..."

"Yani bu kadar güzel ve masum birini kim sevmez ki?"

"İmparator ve Rashta peri masallarındaki aşıklara benziyor."

"Gerçekten de peri masalı gibi."

Rashta başını eğip utanarak parmaklarımı oynattı.

"Rashta son günlerde çok mutlu. Her gün rüyadaymışım gibi hissediyorum."

Bir dakika sonrası için hazırlıklı değildi. Üç hizmetçi büyük bir sallanan sandalyeyi teslim etmek için odaya girince ruh hali daha da neşelendi.

"Bu-?"

"Bu İmparator'dan Rashta'ya bir armağan. Saraya gitmeden burada oturabileceğinizi söyledi."

Batı Sarayı'ndaki yuva koltuğun aksine bu sandalyenin aksesuar ve süslemeleri tamamen altın, gümüş ve mücevherlerden yapılmıştı. Minderler ve tüy dolgulu yastıklar eşsiz derecede yumuşak en iyi malzemelerdendi. Rashta sevinç gözyaşlarına boğuldu ve hizmetçileriyle mutlu bir şekilde bakıştı.

***
Eheh, motor soğumadan devam edeyim dedim😝 Disqus görsel içeren yorumlarımı onaylamadığı için 12.bölümün resmi gözükmüyor çok sinir oldum, sorunu çözebilirsem tekrar atacağım🙄  Ve teşekkür eden herkesten rica ederim🤗


Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.


13   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   15 




DISQUS - Mangaya Ait Yorumlar

*Not: Yorum Yazmadan Önce;

  • Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
  • Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
  • İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
  • İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.