Yukarı Çık




3   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   5 

           
Minoru ve Seika’nın arasındaki kapışmadan bir süre geçmişti ve artık yeni okul dönemi başlayacaktı. Okulun ilk günü prestijli bir okul olmanın getirdiği sorumlulukla bir hayli önemliydi Seinan Lisesi için. Tüm birinci sınıflarında katılacağı Açılış Töreni’de bu gün olacaktı. Açılış töreni hem insanların birbirlerini tanıması adına hem de üye bulmak adına kulüpler için velinimet gibiydi.
 
   Tören’in olduğu günün sabahına uyanan Minoru içinse herhangi bir günden hiçbir farkı yok gibiydi. Uyandı, kahvaltısını yaptı ve üniformasını giyip okula gitmek için yola koyuldu. Yeni eğitim öğretim döneminin başlaması ve bahar tatilinin sonunda bitmesinden ötürü şehirdeki telaşlı kalabalık her yere yayılmıştı. Minoru bu kalabalığı gördüğünde “ Sonunda Tokyo’da olduğumu hissetmeye başlıyorum “ diye düşündü. Okula doğru gitmeye devam ederken bir anda telefonu çaldı. Arayan kişi annesi Hayakawa Karen’di. Telefonu açtı. Annesi nasıl olduğunu ve Tokyo’ya alışıp alışamadığıyla ilgili birkaç sorular sordu ve Minoru’da hepsini tek tek cevapladı. Telefonu kapatmadan önce Annesi, törenden sonra kesinlikle dedesinin yanına gitmesini söyledi. Minoru da zaten ziyaret etmeyi düşündüğünü ve yapacağını söyleyip telefonu kapattı.
 
Bir süre sonra okula varmıştı Minoru. Açılış töreninin etkisiyle birlikte okuldaki kalabalık beklediğinden çok daha fazlaydı. Törenin yapılacağı spor salonuna geldi. Bir süre sonra tören başlamıştı. Okul müdürü birinci sınıflara iyi dileklerini sunduktan ve konuşmasını bitirdikten sonra konuşması sırası, birinci sınıfların temsilcisindeydi. Beklenmedik bir şekilde temsilci tanıdık bir yüzdü. Her ne kadar ismini hatırlamıyor da olsa birinci sınıfların temsilcisi, daha önce okulda çarpıştıkları Fujisaki Kaoru’dan başkası değildi. Minoru şaşırmıştı, kendisinin beyzbol manyağı olduğunu söyleyen bir kızın Giriş Sınavı’nda en yüksek puan çekip birinci sınıfların temsilcisi olması şaşırtıcıydı. Bir süre sonra tören bitti ve herkes kulüp tanıtımlarına bakmaya doğru yola koyuldu. Minoru tören alanından ayrılırken birinci sınıfların temsilcisi Fujisaki Kaoru ile karşılaştı. Birbirlerine selam verdikten sonra konuşmayı başlatan kişi Minoru oldu.
 
Minoru:
 
Senin gibi beyzbol manyağı birisiyle birinci sınıfların temsilcisi olarak tekrardan karşılaşmak birazcık şaşırttı açıkçası Fujisaki-san.
 
Kaoru:
(gülerek)
Beyzbol manyağı olabilirim fakat zeki bir kızım, hıh. Bu arada “ Senpai “ den “ Fujisaki-san “ a mı düştük. Şaşırdım bak.
 
Minoru:
(gülümseyerek)
Daha okula başlamadan menajerliğe başlayan bir deliden duymak istemediğim sözler. Lütfen dur.
 
Kaoru:
 
Ahaha haklısın. Bu arada hangi kulube katılacağını düşündün mü? Herhangi bir şey düşünmediysen şu anda abimin yanına gidiyorum istersen bir beyzbol kulübüne göz atabilirsin, güçlüyüzdür, emin ol seversin olmazsa beraber menajer oluruz ahaha.
 
Minoru:
(gözlerini kaçırarak)
 
Bugün işim var. Belki sonra Fujisaki-san. Sonra görüşürüz.
 
Kaoru: Peki nasıl istersen, görüşürüz.
 
Kaoru, Minoru’nun birden konuyu değiştirip gözlerini kaçırdığını fark etmişti fakat neler olduğuna pek anlam getirememişti. Bu sırada Minoru’da dedesi ile konuşmak için yola koyulmuştu.
 
Minoru’nun dedesi Hayakawa Teppei. Kendisi 60 yaşında olan ve eski bir beyzbol oyuncusu, şu anda da Japonya Beyzbol Milli Takımı’nın antrenörlüğünü yapan Japon Beyzbolu’nun en önde gelen isimlerinden birisidir. Eğer oynamak istese şuan da bile rahatlıkla profesyonel beyzbol oynayabilecek kapasitede bir vücuda sahip olduğu söylentileri bile dolaşmaktadır. Tamamen beyzbol geçmişine sahip bir aileye sahip olması Minoru’nun beyzbolu bir kenara fırlatıp atamamasında da önemli bir rol oynamakta.
 
Minoru dedesinin evine yola koyulurken telefonla aramış ve dedesinin evde olduğunu öğrenmişti. Dedesini uzun zamandır görmemenin verdiği özlem duygusuyla beraber ufak bir korkuda etrafını sarmıştı.
 
   Dedesinin evine vardığında, geçmişin nostaljik anılarıyla beraber acı verici hatıraları da zihninde canlanmaya başlamıştı. Bu anılar ve hatıralarla cebelleşmek istemediği için hemen kapıyı çaldı ve içeri girdi.
 
İçeriye girdiğinde uzun zamandır birbirlerini görememenin hasretiyle dedesiyle birbirlerine sarıldılar ve özlem giderdiler. Bir iki saat boyunca bu tür özlem sohbetleri giderildikten sonra konu, Minoru’nun içindeki korkuyu körükleyecek bir şekle doğru yol almaya başlamıştı.
 
Teppei:
 
Söylesene Minoru hâlâ beyzbola devam ediyor musun?
 
Minoru:
 
Anlamadım dede “hâlâ “ derken neyi kastettin? Ben hiçbir zaman beyzbol oynamadım ki.
 
Teppei:
(birden sert bakışlarla)
 
Yalandan nefret ederim Minoru!
 
Minoru:
 
Hayır, oynamıyorum.
 
Teppei:
 
Oynamamanın sebebi nedir Minoru? Baban mı?
 
Bu soruya Minoru cevap vermekten çekinir. Dedesi devam eder:
 
Teppei:
 
Bak Minoru. “ Hayakawa “ soyadı uzun yıllardır Japon beyzbolunun ihtişamıyla birlikte anılmakta. Bunu zorla veya isteyerek yapmadık. Sadece sevdiğimiz işi yaptık, sevdiğimiz yolda yürüdük ve hayat bizi bu şekilde onurlandırdı. Kendi beyzbol hayatımda da kimse için, kimsenin beklentilerini karşılamak için beyzbol oynamadım. Keza baban da öyle.O da asla kendinden başkası için beyzbol oynamadı Minoru! Kiyoharu’ya asla “ sen beyzbol oyuncusu olacaksın, olmak zorundasın” diye hiçbir şey demedim. O zaten beyzbol denen hayalin büyüsüne kapılmıştı. Onun gözlerine baktığımda çoktan kafasına beyzbolu koyduğunu ve bu yolda yürümek istediğini anlamıştım. O yolda en güçlü şekilde yürümesi için de elimden geleni ardıma koymadım. Aynısı senin için de geçerli Minoru. Aynı şeyleri senin için de düşündüm. Kiyoharu ölmeden önce seni gördüğümde, babanla aynı gözlere sahiptin. Beyzbolu kafaya takmış birinin gözlerinden anlayabilecek kadar tecrübeli olduğumu düşünüyorum.  O günkü gördüğüm gözlerin aynısı, şuanda da karşımda duruyor Minoru. Hala beyzbol ateşiyle yanıyorsun bunu hissedebiliyorum.  Şimdi sana sadece tek bir soru soracağım ve tek bir cevap alacağım.
 
BABANIN HAYALLERİNİ DEVRALIP YAPAMADIKLARINI YAPMAK İSTİYOR MUSUN?
 
 
 
 


Bu bölümde emeği geçen; çevirmen ve düzenleyici arkadaşların
emeklerinin karşılığı olarak basit bir minnet ifadesi yani teşekkür etmeyi ihmal etmeyelim.


3   Önceki Bölüm  Sonraki Bölüm   5 




DISQUS - Mangaya Ait Yorumlar

*Not: Yorum Yazmadan Önce;

  • Spoiler butonu kullanılarak spoiler yazılabilir fakat buton kullanılmadan spoiler verenler uyarılmadan süresiz engellenecektir ve geri alınmayacaktır.,
  • Küfür, siyasi ve seviyesiz yorumlar,
  • İçerikle alakasız link paylaşımları yasaktır.
  • İçeriği çeviren gruplar dışında site reklamı yapanlar sınırsız uzaklaştırılacaktır.