Göz yaşları içinde çizilen bir manga: Rainbow |
Solo Leveling |
Tales of demons and gods |
Durum | Hikaye | Çizim | Karakterler | Genel Puan |
Okuyorum | 9 / 10 | 8 / 10 | 8 / 10 | 9 / 10 |
Yoklukta açıp okuduğum can sıkıntısına birebir giden kaliteli bir seri. uzun olması da gayet tatmin edici. çin'de kültürlerinden olsa gerek çok fazla reeankarnasyon hikayesi yazılıyor. Tale of demons and gods'da aynı türün en iyi örneklerinden biri. Hikayesi; Nei li yıllar önce sevdiklerini, ailesini, yaşadığı şehrini, sevdiği kadını kaybetmiş ve bunu engellemek için elinden hiç bir şey gelmemiştir. yolculuğa çıkan Nei li köy köy dolaşıp çölleri aşmıştır. farklı kültürlerden farklı teknikler öğrenmiştir. yaşadığı yıllar içerisinde büyük savaşlara girmiş çokça düşman edinmiştir ve sonunda bilge imparator ve 6 ilahi canavar tarafından öldürülür. bir şekilde zamanda geriye 13 yaşında ki haline dönen Nei li, artık sahip olduğu zamanının çok ötesinde ki bilgisi sayesinde dostlarının acı çekmesini önlemek ve geleceği değiştirmek için hem Glory( ya da Şan) şehrini hem de kendini güçlendirmek zorunda.
konu biraz klişe gibi gelmiş olabilir ki bana ilk okuduğumda öyle gelmişti. hikaye Nei li'nin kişiliğini tanıdıkça daha da ilgi çekici geliyor. Nei li 13 yaşın da tembel(aynı ben) bir çocuk olması sebebiyle çok sıradan hatta sıradanın da altında biri. hal böyle olunca, kendisi küçük hedefleri büyük olan kardeşimiz savaşlarda kafasını kullanıyor, element uydurmuyor. rakibini yenmek için henüz rakibinin bile bilmediği zayıflıklardan faydalanmaya çalışıyor. bu da dövüşlere taktik hissiyatı katıyor. hikaye tamamen Nei li üzerine kurgulandığı için yan karakterlerin çoğu onun karakterini geliştirmesi için yazılmış hissiyatı veriyor. ama hikaye ilerledikçe onlarda kişiliklerini ortaya koymaya başlıyorlar. seri de çok fazla yan karakter olduğundan ve çin mangalarının karakter isimleri genelde hafızada tutması zor olduğundan( isim hafızası çok kötü olan bir insanımdır halimi siz düşünün) karakterlere alışması zor olabilir ama dediğim gibi okudukça alışacaksınız. kötü karakterlerse tokatladıkça çoğalan cinsten. hani bir karakterden nefret edersiniz ve sinirden avuçlarınızı sıkarsınız ya. heh işte, bu seride o tip karakterler den bol bol var. ana kötü diye bileceğimiz bilge imparator sadece isim olarak bulunsa da iblis lordu kötü adam boşluğunu çok güzel dolduruyor. devamlı ana karakterden güçlü kötüler ortaya çıktığından çıta sürekli yükseliyor. düşmanlar anlayacağınız kolay lokma değil. kötü adamlar demişken seri de belli bir baş kötünün olmaması seriye canlılık katmış desem yeridir. ben daha çok iyi yazılmış tek kötü adam taraftarı olsam da, iyi yazılmış tek ana karakter bu eksikliği çok güzel dolduruyor.
uzun serilerin en kötü yanı hikaye'nin tekrara düşmesi ve artık baymaya başlamasıdır zannımca. bu hikaye de en sevdiğim özellik evrenin devamlı genişlemesi ve göremediğimiz daha pek çok topraklar veyahut farklı dünyalar olması. hatırlarsanız( yada izlediyseniz) HunterxHunter da her arc farklı bir hikaye sunuyor o evrenin yeni bir tarafını gösteriyordu. işte o tales of demons and gods'ın en güçlü taraflarından birisi. sanırım çin'in son zamanlarda ki manga( manhua) sektöründe ki en güçlü markası haline geldi. spoilerlı konuşmak istemediğimden bu kadar. he bir de genel puan 9 demişim ama 8.5 diyelim biz.
güncele geldiğiniz de isterseniz aynı yazar ama farklı bir çizerin elinden çıkmış star martial god technique'i de okuya bilirsiniz o da aynı şeyin laciverti.
Manga-TR tutkunları, sorularınızı paylaşabileceğiniz, en son güncellemeleri takip edebileceğiniz ve topluluğumuzla sohbet edebileceğiniz Telegram grubumuza sizleri davet ediyoruz! Katılmak için hemen tıklayın:
👉 [Telegram Grubumuza Katılın]