[ltr]Merhaba, ben çevirmen Almithara. Yepyeni bir efsaneye hazır mısınız? Bugün o özlediğimiz destansı fantastik eserlerden birine, Toshokan no Daimajutsushi'ya başlıyoruz.
Toshokan no Daimajutsushi yani Kütüphanenin Baş Büyücüsü, Mitsu İzumi tarafından yazılıp çizilen ve 2017'den bu yana devam etmekte olan bir "high fantasy" eserdir. High fantasy kavramı ile kastım, sadece içinde fantastik ögeler bulunduran bir eser değil, tamamen kendi içinde işlevsel olarak vâr olabilen, detaylı kurallara sahip yepyeni bir dünyada geçen bir eser olmasıdır. Bu türe ait en meşhur örnekler Yüzüklerin Efendisi ve Taht Oyunları gibi eserlerdir.
Bu seriye ilk başladığımda serinin içinde fantastik ögeler bulundursa da fazla derin bir dünyaya sahip olmayacağını, sadece kitaplar ve kitapları korumakla ilgili hoş bir hayattan kesitler mangası olacağını düşünmüştüm. Fakat 3 bölümü okuduktan sonra ne kadar yanıldığımı anladım. Zira serinin yeri geldiğinde "Ve bir gün çocuk dünyayı değiştirecekti" tarzında eski destan ve halk hikayelerinde kullanılan büyük sözlere yer verdiği ve bununla beraber müthiş serüvenler vaat ettiğini gördüm. Daha da fazla okudukça, ilk bölümlerde henüz keşfetmemiş olduğumuz dünyayı keşfettikçe, yazarın bu esere ne kadar titizlikle kafa yorduğuna şahit oldum.
Seride görünüşü birbirinden farklı pek çok ırk var. Bu ırkların her birinin dili, kültürü, dini ve karakteristikleri seride her detayıyla anlatılıyor. Ve bu o kadar organik bir şekilde yapılıyor ki gerçek bir dünya ve kültürlere dair yeni şeyler öğreniyor gibi hissediyorsunuz. Bunun yanında mekanlar ve serinin içinde geçtiği dünyanın kuralları konusunda da sayısız bilgi veriliyor ve tüm bunlar mükemmel bir fantastik macera eserine zemin hazırlıyor.
Serinin başında Sophie Schwimm'in "Rüzgarın Kafnası" isimli eserinden uyarlama olduğu yazıyor. Serinin high fantasy konusunda bu kadar başarılı olduğunu görünce bu eseri ve yazarını çok merak ederek araştırdım ama bir de ne göreyim? Böyle bir eser veya yazar bulunmuyor. Bu durum başta oldukça kafamı karıştırdı fakat 4. cilde geldiğimde bu konuda da cevabımı aldım ve seriye daha da aşık oldum. Çünkü öğrendim ki seride okumakta olduğum anlatıcı aslında düşündüğümden çok daha farklıydı.
Serinin bir başka harika yanı ise işlediği konular. Günümüzde pek çok beceriksiz yazarın yaptığının aksine bir başkasının eserini alıp günümüz dünyasındaki sorunları oraya zorlamayla eklemeye çalışmıyor. Kendi kurduğu dünyada, yer yer günümüzde de yaşadığımız pek çok sorunu oldukça sağduyulu ve etkileyici bir biçimde ele alıyor.
Kısacası şu anda 24 bölümü bulunan ve efsane olma potansiyelini çok yüksek gördüğüm bu seride bana eşlik etmenizi isterim. Bu muhteşem serinin çeviri ve editine elimden geldiğince büyük bir özen göstermeye çalıştım. Gerçekten şimdiye dek çevirisinde de editinde de en zorlandığım seri oldu ama sizin de sevmenizi ve destek göstermenizi bekleyerek buna değeceğini umuyorum. Seriyi şu linkten okuyabilirsiniz. Keyifli okumalar...[/ltr]