Ryouma Takuma; 39 yaşında, gizemli geçmişe sahip bir yetişkindir ve kendini tuhaf bembeyaz bir odada bulur. Tanrı ona öldüğünü ve ruhunun başka bir dünyaya gönderileceğini anlatır, büyünün var olduğu bir dünyaya... 3 yıl boyunca yalnız yaşar, onun oyuncu ruhu daha anca sağduyusunu kaybetmiştir ve çılgın rotalara doğru yola koyulur.
Bir sakatlık nedeniyle sporu bırakmak zorunda kalan bekar patenci olan Yukino, eskiden antrenman yaptığı,şimdi ise yıkılmasına karar verilmiş buz pateni pistine veda etmeye gider. Eski bir patenci ve yıkıma karar veren ekibin başı olan Ikki Kouga, becerilerini fark eder ve ona bir teklifte bulunur: Teklif ise Artistik buz pateni dalında Gençler Dünya Şampiyonası’nda 6.sırada yerini almış yarı Japon yarı Kanadalı bir patenci olan Gilbert Roman ile eşli kareografi yapmasıdır
Kounosuke Ryuudo, sürekli yoksulluk içinde sıkışmış bir samuraydır. Bıçak kullanamadığı için iş arama girişimleri sonuçsuzdur. Bir gün, bazı suçlular tarafından kandırıldıktan ve yalnızca ölümün tatlı kucaklamasına ulaşmak isterken kurtarılıp gizemli bir kadından bir evlilik teklifi alır ...
Yuta Okkotsu, ciddi bir sorundan muzdarip gergin bir lise öğrencisidir - çocukluk arkadaşı Rika bir lanete dönüşmüştür ve onu yalnız bırakmayacaktır. Rika sıradan bir lanet olmadığı için, acemi şeytan kovucuların lanetlerle nasıl savaşılacağını öğrendikleri Jujutsu Lisesi’nde öğretmen olan Satoru Gojo onun durumunu fark eder. Gojo, Yuta’yı kaydolmaya ikna eder, ancak onu rahatsız eden lanetle yüzleşmek için zamanında her şeyi öğrenebilir mi?
Kouichi Kawato kötü şöhrete sahip Futagotamaga Lisesi’nin yeni Japonca öğretmenidir. Lise, bir beyzbol maçı sırasında olay çıkaran serseriler yüzünden bütün okul musabakalarından bir yıl men edilmiştir. İşin kötüsü bu serserilerin hepsi Beyzbol Kulübü üyesidir. Yeni öğretmen, kulüp üyelerinin sadece karı-kız, sigara ve içki muhabetti döndürdüğünü, boş gezenin boş kalfaları olduklarını görür. Kawato’nun rehberliğinde Koshien dedikleri bir hayali keşfederler. Ancak, önlerinde çetin bir yol vardır.
Blade of the Immortal’ın devam serisi 19. Yüzyılda Bakumatsu döneminde geçiyor.
Hanazono’nun yüzü Azrail’e benzediği için herkes ondan kormaktadır. Fakat bir üniversite öğrencisi olan Suzuka Hiyori ona hislerini itiraf eder ve çıkmaya başlarlar. Hanazono bu duruma şaşırır ve kendisini neden sevdiğini anlayamaz. Lakin kendisi bilmese bile Hiyori’nin fark ettiği bir şey vardır. O da Hanazono’nun “gerçek yüzü“dür.
Kondo Tsukasa, Japonyada sıradan bir lise öğrencisiyken sihirli güçlerinin olduğu “starword”,adındaki bir dünyada sadece kızların olduğu bir liseye transfer edilir ama ufak bir sorun var...
Makoto yanlışlıkla bir saksının üç kat yukarıdan bir kızın üzerine düşmesine neden olunca, hayatının bittiğini düşündü. Ancak, o eyleminin ’ağır’ sorumluluğunu kaldırabilir.
Ken, küçük yaşta ailesini kaybetmiş ve asi bir şekilde büyümüş bir gençtir. Aşık olduğu Yumi isimli kızın, doğduğu yer olan Kore’ye dönmesi ve polis olma idealini yerine getirmesi, Ken’i ateşler ve sevdiği kızın ve polis olma hayalinin peşinden, Kore’ye gider. Ama orada geçirdiği süre içinde işler istediği gibi gitmez ve Ken, kendisini hayal ettiğinden çok farklı bir noktada, gangsterlerle dolu yer altı dünyasında bulur. Güçlü adalet duygusu acaba Ken’i olmak istediği yere getirebilecek midir?
Nega Shouya ve Hoshi Sayaka liseden sınıf arkadaşlarıdır. Nega son derece kötümser, Hoshi ise iyimserdir, her ikisi de hatalıdır. Aynı zamanda birbirlerine derinden aşıktırlar, ancak birbirlerinin ipuçlarını tamamen yanlış okumaktadırlar; Nega kusurlu, Hoshi ise aşırı hatalıdır. Manyetizmanın temel yasası zıt kutupların birbirini çektiğini söyler ve bu birbirinden tamamen farklı iki genç aşık da istisna değildir!
Inaba Hiroshi, saç fetişi ve polislik geçmişi olan bir kurt adamdır; ancak şu anda, 16 yaşındaki lise öğrencisi Kei ve travesti gönüllü işçi Yuuta’nın yardımıyla kendi dedektiflik bürosunu işletmektedir; ta ki Hiroshi’nin eski ortağı gelip tehlikeli bir mafya babasının izini sürmek için ondan yardım isteyene kadar. Görünüşe göre, aslında bir keçidir. Kafasına çuval geçiren bir yardımcısı vardır. Komiklik başlar.
Eski japon bir işçi olan Leon, bir “otome oyununun” içine reenkarne oldu ve kadınların erkeklerin üzerinde olduğu bir dünyada umutsuzluğa kapıldı. Sanki insanlar sadece bu dünyada kadınlar için basamak taşları görevi gören çiftlik hayvanları gibiydi. Tek istisna, oyunun romantik hedefleri, veliaht prens tarafından yönetilen bir grup yakışıklı adamdı. Bu garip koşullarda Leon’un tek bir silahı vardı; önceki dünyadan olan bilgisi, yüzsüz kardeşinin bu oyunu ona tamamlaması için zorlaması. Kırsal kesimde içine kapanık yaşamak isteyen Leon, bu bilgilerini yakışıklı erkeklere ve kadınlara bir isyan yaratmak için kullanıyor. {Tempest Fansub Alıntısıdır.}
Ren Amamiya, Tokyo’da bulunan Shujin Akademisi’ne transferiyle birlikte okul hayatının ikinci yılına başlamak üzeredir. Yaşadığı bir olayın ardından ’Persona’sı uyanır ve yozlaşmış yetişkinlerin kalplerini, bozulmuş arzularının kaynağını çalarak iyileştirmek amacıyla arkadaşlarıyla beraber ’’Kalplerin Phantom Hırsızları’’ olarak bir araya gelirler. Bu esnada tuhaf ve açıklanması güç vukuatlar ardı ardına meydana gelmektedir...
Sıradan bir lise çocuğu olan Keito Azumi, bir kazada uyandığında farklı bir dünyada kahraman olarak reenkarne edildi! Bu konuda en kötü şey, en iyi arkadaşının kahraman olması!
Wada Erina etrafında dönen eğlenceli bir romantik komedi, tamamen(ya da tümüyle) kedilere tapan liseli bir kız ve onun sınıf arkadaşı Nekoyama Akira, çekingen ve her zaman(sürekli) maske takan biri. Erina’nın havalı görünüşünden dolayı genellikle sınıf arkadaşları ona “kraliçe“ takma adını verir ama o ne zaman kediler hakkında konuşsa son derece heyecanlı oluyor. Bir gün, avlusunda onu bir kedi ziyaret eder. Sevimliliği tarafından cezbedilir, Erina heyecanlanır ve kediyi öper, ve sonra...?!
Konu olarak Teshigara macerasından sonrasını ele alır. Onizuka Eikichi, Teshigara tarafından vurulduktan sonra hastaneye kaldırılır. Oradan kaçtıktan kısa süre sonra ortadan kaybolur ve kimsenin hakkında hiçbir şey görüp duymadığı bir 14 gün geçirir. Döndüğünde, Onizuka’ya çok benzeyen, aranan bir suçlu posteri ortaya çıkıverir. Acaba bu 14 günde neler yaşandı?
Japonya’nın Sapporo şehrinin en prestijli ortaokullarından birinde okuyan ana kahramanımız Hachiken Yuugo şimdiyi kurtarmak için o kadar çok çalışmıştır ki geleceğe dair hiçbir planı yoktur. Gerek çalışma temposundan, gerek bu “hayalsizlikten“ gerekse ailesinin baskısından bıkan ana karakterimiz soluğu Japonya’nın en büyük Tarım Lisesi olan Yezo Tarım Lisesi’nde alır. Evinden uzaklarda, yurtta ve doğanın ortasında kalan, daha önce ne çiftlik görmüş, ne de bir hayvana dokunmuş Yuugo’nun başına acaba neler gelecektir? Ter, gözyaşı ve çamura bulanmış bir gençlik hikayesi: Gümüş Kaşık!
Mars’a seyahatin planlandığı bir uzay programı için, 21. yüzyıl bilim adamlarına gezegeni ısıtma görevi verilir, böylece insanlar Mars yüzeyinde yaşayabileceklerdir. Bilim adamlarının bulduğu çözüm ise Mars’a yosun ve hamam böceği yollamaktır, yosunlar güneş ışınlarını emecek, hamam böcekleri ise yosunların büyümesi için iyi bir gübre olacaklardır. Sene artık 2577′dir ve insanlı uzay gemisi ilk kez Mars’a iner. Fakat gezegende buldukları şey evrimleşerek insani boyutlara ulaşmış süper güçlü hamam böcekleri olur. İnsanlık bundan sonra elindeki en iyi savaşçıları Mars’a yollayacak, hamam böceklerin kökünü kazımaya uğraşacaktır.
Suzuki Meiichi, 47 yaşında normal bir işe ve aileye sahip olan orta-yaşlı bir babadır. Haruka isimli kızının, arkadaşlarıyla kaplıcalara (spa) gitme isteğini kıramayan bu babayı artık daha zor günler bekleyecektir. Zira Haruka spa konusunda yalan söyleyip o gün karaokeye gitmiş ve orada İshihara isimli bir liseli boksör tarafından feci şekilde dövülmüştür. Bu hasta ruhlu boksör tarafından aldığı darbelerle yüzü tanınamayacak hale gelen Haruka’nın durumunu gören Suzuki, bunu kızına yapan boksörün, okul öğretmenleri tarafından aklanma çabaları karşısında daha da bir öfkelenir. Artık söz konusu olacak bir durum varsa da, bu mutlaka intikam olmalıydı, ve Suzuki de aynen böyle davranıp evde bulduğu ilk bıçakla Seiei Özel Lisesinde okuyan İshihara’yı öldürmeye koyulur. Bıçağın bir insanı öldüremeyecek kadar körleşmiş olduğunu bile farkedemeyen bu acılı baba, yanlışlıkla Seiei Özel Lisesinin komşusu olan Seiei Lisesine dalar. Şaşkınlığı burda da devam eden baba, bıçağının öğrenciler tarafından farkedildiğini sanıp bir öğrenciyi rehin alacak, ama bu rehin olayı fazla sürmeden “Guru“ diye de bilinen liseli Boku Shunshin’in yumruğuyla bu şaşkınlığı sona erecektir. Shunshin ve diğer liseliler ile tanışıp başından geçenleri anlatan Suzuki bu intikamı kızının ve ailesinin onuru için yaptığını söyler... Söyler ama Shunshin buna sert tepki verir. İncinmekten korktunuz ve bu yüzden yanınızda bir bıçak getirdiniz, bu bıçakla da incinmeden kazanabileceğinizi umdunuz... Sadece bir korkaksınız siz... Shunshin’in bu sözleri, acılı babayı, intikamını korkmadan alma konusunda ateşleyecek, ve 47 yaşındaki birinin, sıfırdan karate öğrenme macerası da böylece başlayacaktır...
“Arzularını“ yerine getirmek için birbirlerini öldüren, “açgözlü cadıların“, 32 tarihi kadının hikayesi.
Tamirci, en güzel varlıklarla dolup taşan bir şehrin ücra bir köşesinde yaşayan çirkin bir ucubedir. Bir gün, o güzel varlıklardan biri bir eşyasını tamir ettirmek için Tamirci’nin atölyesini ziyaret eder. Ömrü boyunca kimse tarafından iyi bir muamele görmemiş olan Tamirci, bu güzel müşterisinin görünüşünden bile güzel olan davranışları sayesinde hayatında hiç hissetmediği duyguları tadar. Ancak bu masum görünen ziyaret birtakım talihsiz olayları da beraberinde getirecektir.
Karlı bir atmosferi, uyuşturucunun verdiği çaresizliği ve ruhsal bunalımı şahane diyaloglarla aktaran bir eser.
Naruto bir görev sırasında kyuubi’nin mührünü kırar ve Sasuke yaralanr.
Gacchan lakaplı Ikewaki Gajirou okulun 5 Büyüklerindendir. Aslında çok iyi bir insan olmasına rağmen, diğer öğrencileri kendinden korkutup kaçıran bir özelliği vardır.
Binlerce yıl önce küresel bir ekolojik felaketin ardından yeryüzünde insan nüfusunun neredeyse %85’i yok olmuştu. Ekolojik kıyametin bilinen nedeni 21.yüzyılda dünyada yaygınlaşarak kullanılan metan hidrat depolarındaki seri patlamalardı. Aynı yüzyılın ikinci yarısında neredeyse tamamen yok olacak olan insanlık “Proxy/Vekil“ Projesi olarak bilinen projeyi başlattı...
İnsanlar besin zincirinin tepesinde yer alıyor olabilir ancak hamamböceklerinin huzurunda korkudan siniyorlar. Kim onların bu böceklerle yüzleşmesini sağlayabilir ki? Daha bir tehdidi bile bertaraf edememiş hamamböceği avcıları mı!
Hikaye 2050’de Sky City Tokyo denilen bir yerde geçmektedir. Ana karakter Park bir pencere temizlikçisidir.
Japonya’nın savaş döneminde bir samuray efendisi olan ’Daigo Kagemitsu’ daha doğmamış bebeğinin vücut parçalarını, ülkenin tam egemenliği karşılığında 48 iblise sunma sözü verir. Erkek bebek doğduğundaysa, Daigo onu bir nehre atar ve çocuğun ölmesini bekler. Nazik bir bilgeyse onu bulur ve evlat edinir.Zaman geçer ve Hyakkimaru adıyla bilinen bu genç öldürdüğü her iblis ve canavar için bedeninin bir parçasını elde eder. Bu süreçte de Dororo adında bir çocukla tanışır ve ikilinin efsanesi başlar.Not: Orijinal eserden kısmen ve animesindense birçok açıdan farklıdır.
