- Manga
- 4 gün önce
Mairimashita! Iruma-kun’un sevilen karakterleri bu Mafya temalı yan hikâyede başrolde! Genç Iruma, yaralı bir mafya liderini ölümden kurtarır… ve sonra onun torunu olur!
Mairimashita! Iruma-kun’un sevilen karakterleri bu Mafya temalı yan hikâyede başrolde! Genç Iruma, yaralı bir mafya liderini ölümden kurtarır… ve sonra onun torunu olur!
Lise öğrencisi Sayama Umi, annesi uzun bir iş gezisine çıktığında, komşu Hiroi ailesinin bakımına bırakılır. Hiroi evinde, Umi’nin hayranlık duyduğu ve kendisinden sekiz yaş büyük olan Shoya yaşamaktadır. Umi’nin kalbi, uzun zamandır beklediği bu yeniden buluşmada hızla çarpar. Ancak onun karşısına çıkan Shoya, hatıralarındaki Shoya’dan tamamen farklıdır…
Sıradan olmayan öğrencilerin sıradan lise hikayeleri... Dikkat: Seri boyunca yüksek sesle gülebilirsiniz.
Küçük çocuk “ben“, çizim yapmanın ve bir resmi tamamlamanın hazzına kapılıp uzun bir yaratıcı yolculuğa çıkar. Bu yolculukta, gölgelerde yatan “sen“le yüzleşmek zorundadır. Dürtü ve hayal gücü arasında gidip gelen “ben“in gerçek doğası nedir?
Doğuda, bir imparatorun hüküm sürdüğü bir ülke vardır; cariyeler ile hizmetkâr kadınların “hougong” adı verilen engin bir yerleşkede, yani arka sarayda yaşadığı bir diyar. Mütevazı bir kasabada eczacı babası tarafından yetiştirilen sıradan görünümlü Maomao, arka sarayın kendisiyle hiçbir ilgisi olacağını aklına bile getirmemişti— ta ki kaçırılıp oraya hizmetçi olarak satılana kadar. Maomao’nun sıradan görüntüsünün ardında keskin bir zekâ, kuvvetli sezgiler ve engin bir tıp bilgisi yatar. Bu onun gizli silahıdır… ta ki Maomao kadar zeki bir saray sakiniyle, baş hadım Jinshi’yle karşılaşana dek. Jinshi, Maomao’nun maskesini anında görür ve onu imparatorun gözde cariyesine nedime yapar—görevi hanımefendinin yemeklerini zehir kontrolü için tatmaktır! Hanımının yanında, Maomao arka sarayda olup biten her şeyi öğrenmeye başlar — hem de pek azı nezih sayılabilecek işlerdir bunlar. Peki Maomao sakin bir hayat sürmeyi başarabilecek midir, yoksa keskin gözlemleri ve doymak bilmeyen merakı, onu durmaksızın yeni maceralara ve tehlikelere mi sürükleyecektir?
Revenge of the Bloom Flower oku, ihanet ve intikamla yoğrulmuş dramatik bir hikâye sunuyor. Kahramanımız Woonseon, bir gecede tüm sevdiklerini kaybeder. Sıradan bir hayat süren genç, artık yalnızca acı ve öfke ile yaşar. Bu felaketin merkezinde ise efsanevi bir eser vardır: Wisdom of the Secret Master. Söylentilere göre kitap, sahibine sınırsız güç, zenginlik ve otorite verir. Fakat aynı zamanda kan ve gözyaşı getirir. Woonseon, kayıplarının ardından değişir. Masumiyeti geride bırakır ve intikam için yola çıkar. Artık onu durduracak hiçbir şey yoktur. Yol boyunca dostlarını sınar, düşmanlarını tanır ve kendi gücünü keşfeder. Karşısındaki kişiler yalnızca sıradan rakipler değildir. Gücü ele geçirmek için her şeyi feda etmeye hazır karanlık güçlerle savaşır. Bu seri, aynı zamanda derin bir dönüşüm hikâyesi anlatır. Woonseon, korkularıyla yüzleşir ve sevdiklerinin anısını kalbinde taşır. Onların hatırası, ona güç ve kararlılık verir. Her savaştan zaferle çıkar ama her adımda yeni bir bedel öder. Bu süreçte adaletin ne olduğunu sorgular. Güç kazanmak mı yoksa doğru olanı yapmak mı önemlidir? Manhwa, yalnızca aksiyonla değil, duygusal yoğunluğuyla da öne çıkar. Okur, hem sürükleyici dövüş sahneleri hem de içsel çatışmalarla dolu anlara tanıklık eder. Woonseon’un değişimi, intikamın ötesinde bir yolculuğa dönüşür. Çünkü her karar, onun kaderini şekillendirir ve geleceğini belirler. Sonuç olarak, Revenge of the Bloom Flower oku, hem fantastik öğeler hem de güçlü dramatik kurgusuyla unutulmaz bir deneyimdir. İntikam, güç ve adalet arayışının iç içe geçtiği bu manhwa, sürükleyici bir macera arayan herkes için benzersiz bir seçimdir.
Murim İttifakı’ndan emekli olduktan sonra, kahramanımız kendi tarikatını kurmak için evine döner. Ucuz, sözde perili bir malikane satın alır ve müritlerini, mali durumunu ve kaynaklarını verimli bir şekilde idare etmesine yardımcı olan gizemli bir sistem keşfeder. Sistemin yardımıyla tarikatı hızla büyüyor ve diğer dövüşçü grupların düşmanlığını çekiyor.
“Oversea Games in Calcio“ serisinin ardından Kaptan Tsubasa’nın devamıdır. 1. Aşama’dan sonra olimpiyat madalyasını kazanma yoluna odaklanmaya devam eder. Yurt dışındaki oyuncular ligleri bittikten sonra Japon “Altın 23“ takımına katılmak için geri dönerler.
Pişmanlıklarla dolu bir hayat... Hatalrını telafi etmek istediğinde her şey için çok geçti. Ailesini çoktan kaybetmişti. Öfke ve sefaletls geçen yılların sonunda dileği cennete ulaştı - affedilmemiş bir dilek. Kadere karşı gelerek kılıcını kaldırdı...
20 yaşındaki üniversite öğrencisi Kusunoki’nin görkemli hayalleri, geleceğinin sefaletle dolu olacağını öğrenmesiyle yıkılır. Geçinmek için kişisel eşyalarını satmak zorunda kalan Kusunoki’ye, ömrünü satarak para kazanma teklifi gelir. Ancak kalan 30 yıllık hayatı yalnızca cüzi bir miktar eder—bu da onun bu hayatta asla mutluluğu bulamayacağı anlamına gelir. Mutsuzlukla dolu bir ömrü sürdürmektense, Kusunoki yaşam süresini satmaya karar verir ve geriye sadece üç aylık bir ömür kalır. Toplumsal kurallardan kurtulmuş olmanın verdiği özgürlükle kendine bir dizi hedef koyar; bunlardan biri de çocukluk arkadaşı Himeno’ya karşı hislerini netleştirmektir. Bu sırada, Kusunoki’nin ömrünü satın alan kurum tarafından gönderilen Miyagi adındaki görevli, onun antisosyal davranışlar sergileyip sergilemeyeceğini gözlemlemekle görevlendirilir. Miyagi’nin sürekli varlığı Kusunoki’yi rahatsız etse de, kalan zamanında varoluşuna bir anlam bulmak için elinden gelen her şeyi yapacaktır.
Lisede birinci sınıf öğrencisi Kazuhiko Nukumizu, gelip geçici gençlik romantizmini pek anlamasa da hayatı bir aşk hikayesine dönse nasıl tepki vereceğini merak etmektedir. Bununla birlikte, kendini “arka plan karakteri” olarak tanımlayan Nukumizu, içine kapanık bir yaşam sürmeye ve sosyal hayatının pek az olmasından memnundur. Ancak, popüler sınıf arkadaşı Anna Yanami’nin bir aile restoranında çocukluk arkadaşından reddedilişine tanık olduğunda, aniden kendini istemediği bir şekilde ilgi odağına çok yakın bulur. Nukumizu, gördüklerini unutup yoluna devam etmeyi dilemesine rağmen, Anna bir şekilde ona zorla içini döker ve sevdiği kişinin elinden alınmaya mahkûm bir çocukluk arkadaşı olmanın hüznünü dile getirir. Nukumizu, Anna’nın durumuna istemeden de olsa dahil oldukça, kısa süre içinde iki başka kızın ilişki dramalarının ortasında bulur kendini: Atletizm kulübünün dışa dönük üyesi Lemon Yakishio ve edebiyat kulübünün utangaç üyesi Chika Komari. Konfor alanından zorla çıkarılan Nukumizu, bir anda kendini çok fazla “kaybeden kahramanın” hayatında başrol oynarken bulur.
Henüz 39 yaşındayken hastalıktan ölen Machio Hiraku’ya başka bir dünyaya gitme fırsatı verilir. Kendisine güç vermek isteyen Tanrı tarafından dileği sorulduğunda sağlıklı bir bedene sahip olmayı, ikinci bir dilek olarak huzur içinde yaşamayı, üçüncü bir dilek olarak yerel dili bilmeyi ve son bir dilek olarak da çiftçi olabilmeyi seçer.
Beş yıl önce, Dünya “Dünya Uyanışı” olarak bilinen bir olaya tanık oldu. O dönemde dünya tamamen değişti. Manalar uyandı, kapılar açılmaya başladı ve her insanın gözlerinin önünde, onların “statülerini” gösteren holografik bir ekran belirdi. Her bireye başlangıç olarak bir yetenek verildi. Bu yetenekler, geliştirilmiş görüş gibi basit becerilerden, zihinle ateş kontrolü gibi çılgın fantezi güçlerine kadar çeşitlilik gösteriyordu. Ve bu sayısız yeteneğin içinde Damien, “kısa mesafe ışınlanma” becerisiyle uzamsal bir yakınlık uyandırdı. Başta çok heyecanlanmıştı; yoğun savaşlar yapmayı ve büyük güçler elde etmeyi hayal ediyordu. Ama gerçek, onu çok hızlı bir şekilde yüzüstü bıraktı. Yeteneği sadece kendisinin 10 metre etrafında çalışıyordu ve fiziksel istatistikleri inanılmaz derecede zayıftı. Gücünü birkaç kez kullandıktan sonra bitap düşüyordu. Gücünün yetersizliği karşısında hayal kırıklığına uğrayan Damien, hayatını devam ettirmek için elinden gelen her işi yaparak sessiz bir yaşam sürdü — ta ki bir gün her şey değişene kadar. Damien ihanete uğradı ve bir kapının içine atıldı, canavarlarla dolu bir labirentte kendi başına hayatta kalmak zorunda kaldı. O gün içinde bir şey koptu. Artık zayıf kalmaya ve başını eğmeye razı değildi. Karanlıktan çıktığında, kendini başka bir dünyada buldu ve dünyaya nasıl döneceğini bilmiyordu. Ama artık ilk düştüğü zamandaki çocuk değildi...
Yanımda oturan Gyaru her zaman bir şeker (veya lolipop) emiyor. Sanki beni kışkırtmaya çalışıyormuş gibi uzun diliyle “lero-lero“ sesi çıkarıyor! Ergenlik çağındaki her sağlıklı çocuk buna sapık bir gözle bakar, değil mi?! Bakma... Bakma bana! Ona müstehcen bir şekilde baktığımı öğrenirse, okul hayatım biter!!!
Yıl 2001 ve Koichi Hirose, belirli bir adamı avlamak için Napoli’ye vardı.Bu kişi bir orta okul öğrencisi olan Giorno Giovanna. Kendisi, Dio Brando ve kimliği bilinmeyen bir Japon kadının oğlu. Hikaye, Giorno’nun şehrindeki uyuşturucu istilasından kurtulmasını ve bunu yapmak için güç kazanmasını anlatıyor. Giorno, stand kullanıcıları ve yüksek rütbeli memurlar ile bağları olan suç örgütü Passione’ye katılıyor. Buccelati ile arkadaş olup mafya dünyasına ilk adımını atıyor ve tepeye çıkmak için mücadele veriyor.
Doğma büyüme Osakalı olan Mona, lise zamanlarını doyasıya yaşamak için Tokyo’ya taşınır. Taşralı ağzını saklayıp kadınsılığını son damlasına kadar kullanarak lisesindeki erkekleri kendine aşık etmede ve lisenin popi kızı olmada kararlıdır! Fakat bu planını onu her baştan çıkarmaya çalıştığında görmezden gelen Kuroiwa Medaka bozmaktadır... Mona’nın, Medaka’yı kendine aşık etme çabası başlasın~!
Bilinmeyen sebeplerden ötürü, Xiao Zheng heyecanlandığında bir dokunaç canavarına dönüşüyordu. Aşkı arzulasa bile soğuk biri gibi davranarak bunu gizliyordu. Ancak bir gün, normalde ciddi olan ama gizliden gizliye çizim yapmayı seven Bai Anan tarafından aniden çağrıldı. Bir anlaşma imzaladı ve Bai Anan’ın yardımcısı oldu. Zirveye çıkacak Manhua’yı çizmesi için tehdit edildi!
Artık kızlara güvenmeyen liseli bir genç, yakışıklı ağabeyine yakınlaşmak isteyen kızlar tarafından defalarca kandırılmıştır. Tüm bunlardan sonra, bir daha asla kızlara güvenmeme kararını verir. Ama sonra, sınıfındaki güzel bir kız aniden onunla konuşmaya başlar. O da mı ağabeyine ulaşmaya çalışıyordu...? Yoksa başka bir şeyi mi kastediyor?
Kazei Takeshi ailesiyle blriikte yeni bir eve ve okula taşınır. Yeni arkadaşlarından biri motor meraklısı ve onu çetesi The Zeros ile tanışmaya çağırır. Takeshi motorlara aşık olur ve kısa bir süre sonra çete dövüşlerine ve sorunlarına bulaşır. Kendisini bulaştırdığı işe ve sonuçlarına hazır mı?
Naoto Hachiouji -bizim omurgasız- MC (Senpai olarak da bilinir) lise ikinci sınıf öğrencisi ve öğleden sonralarını Sanat Kulübü odasında geçiren yalnız bir gençtir. Okul arkadaşlarından biri olan Nagatoro adında sadist bir birinci sınıf kızının dikkatini çeker. Ancak, zorbalık ve sataşmalar arasında başka bir şey filizlenmeye başlar. Utangaç bir inek ile bir S-Dere (Sadist Tsundere) arasında aşk dolu(...?) bir hikaye başlar.
Shiiba Gaku, halk arasında “Yel Değirmeni“ olarak bilinen Kushima Lisesi’nin patronu olmak istiyor. Bir numara olmak için birçok zorlukla yüzleşmek zorunda çünkü okul zorlu rakiplerle dolu. İlk adımı atmaya karar verdiği anda, afro görünümlü bir adam onu kesiyor. Bundan sonra ne olacak? Hayalini gerçekleştirebilecek mi?
2050 yılında, 18 yaşında hafızasını kaybetmiş bir kadın, canavarların istila ettiği çaresiz bir dünyada uyanır. Yapay bir süper zekânın rehberliğinde, acımasız bir bilim insanı, insanlığın yalnızca küçük bir kısmını korumak için Dünya’ya cehennemi getirir. Bu yozlaşmış yeni dünyanın gizemleri çözülürken, aşk ve savaş onu beklemektedir!
Yarı zamanlı bir çaylak Azrail’in yaptığı hatanın ardından, ana karakter ’Kim Geonpyo’ ruhu olmadan yaşamaya zorlanır. O günden sonra, tüm dünya ona karşı gibi görünmektedir-özellikle de Azrail!!!
İnsanlığın Dünya’dan ayrılıp galaksideki diğer gezegenlere göç ettiği bir zaman. Hayatı mafya tarafından tehdit edilen bir Marslı olan Mads ve galaksinin en büyük divası olan bir Venüslü Vigne, uzaydan düşen gizemli bir “küre” sayesinde yolları kesişen iki alakasız kişidir. Onlar farkında değildir ama bu küre, Güneş Sistemi’ni sarsacak büyük bir olayın işaretidir. Bu, eğlenceli ve heyecan verici bir bilimkurgu manganın, geçmiş yüzyılın evren tasvirleriyle başlayan hikâyesidir!
Lise öğrencisi Akira Akamori, yeni okula transfer olmadan önce, bir akşam yağmurda ıslanmış sınıf arkadaşı Aoi Sotome’yi parkta yalnız başına bulur. Aoi’nin “Artık evim yok.“ şeklindeki itirafı üzerine, Akira onu evine alır. Zamanla, birlikte yaşamaya başlayan ikili, birbirlerine yakınlaşarak duygusal bir bağ kurarlar.
Liseye yeni başlayan emir,okulun il günü bahçede gördüğü lina adlı kısa ilk görüşte aşık olmasıyla başlar
Yoğun bir şekilde oynadığı bir oyunun dünyasına reenkarne olan başkahraman, kötü bir ailenin üçüncü oğlu Yuri olmuştur! Babası, kardeşleri ve tüm ev halkı en kötü ve en acımasızdır, hepsi vahşice katledilmeye mahkumdur. Yuri’nin kendisine gelince, son patron olarak Kahramana ihanet etmeye ve mümkün olan en kötü ölümle tanışmak için kahramanı da beraberinde sürüklemeye mahkumdur. Ölmek istemediği için, hem kötü ailesinden hem de Kahramanın partisinden tamamen uzaklaşmaya karar verir, huzurlu ve kaygısız bir hayat yaşamak niyetindedir... Ya da öyle sanıyordu, ama şimdi, birer birer, orijinal hikayenin karakterleri onun etrafında toplanmaya devam ediyor...!? Kendini "sürgün" ilan eden yalnız Final Boss’un bağımsızlık ve rakipsiz güç yolculuğu başlıyor!!!
“Başka bir dünyaya hoş geldiniz. Milyonlarca diğer kullanıcıyla heyecan verici maceralar sizi bekliyor!“ En azından, Jiseok oturum açtığında kendisine böyle bir söz verilmişti. Ancak, kendini tek başına, vahşi canavarları, kötü ejderhaları ve... dar beyaz iç çamaşırlı bir adamı savuşturmak için elinde sıradan bir kürekle bulur. Artık Jiseok’un iki seçeneği vardır: kazmak ya da ölmek.
Ayase Yuu ünlü ve yetenekli bir aktrisin oğlu olmasına rağmen yaptığı her şeyde ortalamanın altında. Annesi öldükten sonra annesinin arkadaşının gözetimi altında yaşamaya başlar ve daha sonra okulundan hem güzelliğe hem de yeteneğe sahip üç kız kardeşle aynı evde kalacağını keşfeder. Yuu, sıradan bir insan ile yetenekle kutsanmış olanlar arasında bir anlaşmanın imkansız olacağını düşünse de, üç kız kardeş şaşırtıcı bir şekilde...?!
Takuya Seo, “kızlar için animelerden“ hoşlanan ve bunu yüksek sesle söyleyemeyen bir otakudur. Bir gün, sınıfından iki kızla, Amane ve Ijichi ile takılır, ama görünüşe göre Amane de bir otakudur...
2,3 milyonluk nüfusunun %80’i öğrenci olmasına rağmen Academi Şehri, dünya çapındaki diğer tüm ülkelerden çok daha ileri düzeydedir. Sakinleri içlerinde doğaüstü bir yeteneğe benzer bir şeyi uyandırır ve bu daha sonra Seviye 0’dan 5’e kadar sıralanır. Çizginin yanında güçsüz bir Seviye 0 esper olan Touma Kamijou yer alıyor. Yetenekleri işe yaramaz olarak kabul edilse de, “Imagine Breaker“ olarak bilinen ve sağ elinin, onlarla temasa geçtiğinde herhangi bir doğaüstü gücü etkisiz hale getirmesine olanak tanıyan gizemli bir fenomene sahiptir. Buna rağmen başına sık sık gelen talihsizlikler geldiğini söylüyor. Bir gün kendine Index Librorum Prohibitorum adını veren bir kız, gizemli bir şekilde Touma’nın balkonuna çıkar ve ona büyücüler tarafından avlandığını açıklar. Bu, güçsüz çocuğun büyünün var olduğu yepyeni bir dünyayı keşfetmesine yol açar. Touma dünyanın hem bilimsel hem de büyülü yönlerinden kaynaklanan sorunlarla karşı karşıyayken bunları nasıl çözecek?
Kouki Sakieda, hayran olduğu manga sanatçısı Akira Akanebe’nin asistanıdır ve onu her zaman bir şekilde övmeye çalışır. Yavaş yavaş, bu hayranlık duyguları aşka dönüşür ve ikisi de bunun karşılıklı olduğunu fark ederler. Hikaye, oldukça açık sözlü ve sevgilisine övgüler yağdırmaktan çekinmeyen Akanebe-sensei ile Sakieda’nın günlük yaşamını anlatır.
Yaz başında, lisenin 2. yılında, Koguma’nın annesi aniden onu terkeder ve arkasında sadece “Hoşçakal.“ yazan bir not bırakır. Koguma tek başına kalmıştır, ailesi yoktur, arkadaşı yoktur, hobisi yoktur. “Hiçbir şeyim yok.“ diye düşünüyordur. Ancak kötü bir talihle, rahatsız edici bir geçmişi olan Honda Super Cub’ı alır ve onun için yeni bir hayat filizlenir.
DJ, ritmi düşür! 18 yaşındaki K-pop hayranı Suhyeon’un kalbi kırıldığında, gerçek aşkı olan kız grubu sansasyonu MainTainA’ya, özellikle de grubun baş dansçısı Hailey’e yönelir. Seul’e transfer olmak için acı tatlı ilk ilişkisini geride bırakan Suhyeon, Hailey’nin küçük kız kardeşi olduğu söylenen okul dans kulübü üyesi Hye-eun’da sadece önyargısının bir benzerini değil, aynı zamanda en beklenmedik yerlerde yeni bir aşk bulur: sokak dansı sanatı! Hye-eun’un sahne korkusunu yenmesine yardım ederken, Suhyeon hayatta aşktan daha fazlası olabileceğini keşfeder!